Kazım Karabekir MYO, Büro Hizmetleri ve Sekreterlik Bölümü, Makale Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 19 / 19
  • Öğe
    Sessiz istifa kavramına yönelik bir bibliyometrik analiz
    (2024) Oğan, Ela; Çetiner, Nurcan
    Dünya çapında yaşanan Covid-19 salgını sonrasında gündeme gelen; “fiziksel olmasa dâhi zihinsel anlamda işten ayrılmak” olarak ifade edilen sessiz istifa kavramı ile ilgili çalışmalar yönetim alanyazınında sıklıkla araştırılmaktadır. Bu araştırmanın amacı, sessiz istifa ile ilgili yayımlanan makalelerin bibliyometrik analiz yöntemi ile incelenmesidir. Söz konusu amaç doğrultusunda, Web of Science veri tabanında yer alan ve dâhil etme ölçütlerini karşılayan 22 makale üzerinde VOSviewer programı kullanılarak bibliyometrik analizler gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda sessiz istifa kavramını ele alan çalışmalarda yıl, ülke, yazar ve atıf durumlarına ilişkin betimsel analizler gerçekleştirilmiştir. İlgili çalışmalarda anahtar sözcük, ortak yazarlık, kurum ve ortak atıflar için ise kelimelere dayalı ağ haritalama ve kümeleme tekniği kullanılmıştır. Araştırma bulguları yönetim alanında güncel konulardan biri olan sessiz istifa kavramı ile ilgili alanyazındaki gelişim ve yönelimi yansıtmaktadır. Araştırma bulguları, iş- yaşam dengesini kuramama, tükenmişlik ve motivasyon eksikliğinin sessiz istifaya neden olduğunu göstermektedir. Bunun yanı sıra sessiz istifa davranışının örgütlerde düşük düzeyde performansa, düşük örgütsel bağlılığa, tatminsizliğe ve işten ayrılmalara neden olduğu görülmektedir. Araştırmalarda, örgütte sessiz istifa davranışının önlenmesi için çalışma şartlarının iyileştirilmesinin, fazla iş yükünün azaltılmasının, esnek çalışma koşullarının düzenlenmesinin ve motivasyonu artırıcı yeni örgüt kültürünü geliştirmenin önemli olduğu vurgulanmaktadır. Bu araştırmanın; gelecekte yapılması düşünülen çalışmalara, ilgili alanyazında olası boşlukları belirleyebilmesi ve yön verebilmesi bakımından katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
  • Öğe
    Örgütsel Özdeşleşme ve İş Tatmininin Zaman Hırsızlığı Üzerindeki Etkileri
    (2024) Temel, Nisan Nur Çakır; Çetiner, Nurcan
    Sağlık sektöründeki çalışanların verimliliği ve etik davranışları, hasta bakım kalitesi ve örgütsel başarının temel taşlarıdır. Düşük iş tatminine sahip çalışanlarda gözlemlenen verimlilik kaybı, sık işe devamsızlık ve hatta örgütten ayrılma gibi olumsuz sonuçlar hem bireysel hem de kurumsal düzeyde etkiler yaratmaktadır. Örgütsel davranış alan yazınında son yıllarda bahsi geçen zaman hırsızlığı çalışanların verimliliğini etkileyen, etik dışı, istenmeyen davranışlar olarak nitelendirilmektedir. Bu bağlamda, Türkiye'deki sağlık sektöründe çalışanların iş tatmin düzeyleri, örgütsel özdeşleşme ve zaman hırsızlığı davranışları arasındaki ilişkinin incelendiği bu çalışma, sektörün etik ve verimlilik boyutundaki kritik dinamikleri ortaya koymaktadır. Araştırmanın evrenini Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığının 2023 verileri doğrultusunda 1.420.000 kişi oluşturmaktadır. Kolayda örnekleme yöntemiyle erişilen 303 sağlık sektörü çalışanından anket yöntemi ile veriler toplanmıştır. Katılımcıların yüksek iş tatmini ve örgütsel özdeşleşme düzeyleri belirlenirken, zaman hırsızlığı eğiliminin nispeten düşük olduğu gözlemlenmiştir. İş tatmininin artışı, zaman hırsızlığı davranışını azaltma eğilimi göstermektedir. Örgütsel özdeşleşmenin özellikle geleneksel zaman hırsızlığı üzerinde belirleyici etkisinin olduğu belirlenmiştir. Cinsiyet temelli analizler, kadınların erkeklere kıyasla daha az zaman hırsızlığı davranışı sergilediğini ortaya koymuştur. Bu bulgular, sağlık sektöründeki etik davranış ve çalışan motivasyonunun yönetimi için stratejik bilgiler sunmaktadır. Yöneticilere, iş tatminini artırma ve örgütsel bağlılığı teşvik etme üzerine odaklanmaları önerilmektedir. Bu sonuçlar, örgütsel etik ve performans literatürüne derinlemesine bir katkı sunmaktadır.
  • Öğe
    Örgüt kültürü tipinin zorunlu vatandaşlık davranışına etkisinde örgütsel adalet algısının aracı rolü: türkiye’deki en büyük 500 şirket üzerinde bir araştırma
    (2024) Durmuş, Şerif; Erbaşı, Ali
    Bu araştırmanın amacı, örgüt kültürü tipinin zorunlu vatandaşlık davranışına etkisinde örgütsel adalet algısının aracı rolünü incelemektir. Araştırmanın evrenini, “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” (İSO-500) listesindeki firmaların çalışanları (N=430132) oluşturmaktadır. Evrende yer alan firmaların hepsine ulaşılmaya çalışılmış, bunlar arasındaki 100 firma yöneticisinden olumlu geri dönüş alınmıştır. Her firmaya 5’er anket gönderilmiş ve geri dönen 414 anket değerlendirmeye alınmıştır. Elde edilen veriler, SPSS 25.0 ve AMOS 23.0 programları kullanılarak çözümlenmiştir. Elde edilen bulgulara göre katılımcıların çalıştıkları örgüte ait kültür tipini algılama düzeylerinin orta seviyede olduğu, örgütsel adalet algılarının orta düzeyde olduğu ve zorunlu vatandaşlık davranışını orta düzeyde sergiledikleri tespit edilmiştir. Araştırmanın bir başka bulgusu, örgüt kültürü tipinin zorunlu vatandaşlık davranışı üzerinde istatistiksel açıdan anlamlı ve negatif yönde bir etkisi olduğu ve bu etkide örgütsel adalet algısının kısmi aracı rolüne sahip olduğudur. Elde edilen bulguların, örgüt kültürü ve tipleri, zorunlu vatandaşlık davranışı ve örgütsel adalet ile ilgilenen örgütsel davranış alan yazınına katkı sağlaması umulmaktadır.
  • Öğe
    Çalışanların yapay zekâ kaygısı ile motivasyon düzeyleri arasındaki ilişki: Turizm çalışanları üzerine bir araştırma
    (2024) Çetiner, Nurcan; Çetinkaya, Filiz Özlem
    Birçok alanda olduğu gibi teknoloji alanında yaşanan gelişmelere paralel olarak yapay zekâ uygulamalarının çalışma yaşamına da girmiş olması, çalışanlar üzerinde yapay zekâ kaygısı olarak ifade edilen kavramı kritik bir konu haline getirmiş durumdadır. Çalışmada turizm sektörü çalışanlarının yapay zekâ kaygı düzeylerinin belirlenmesi ve yapay zekâ kaygılarının onların içsel ve dışsal motivasyonları üzerine etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Kolayda örnekleme yöntemi ile ulaşılan turizm sektöründe çalışan 165 katılımcıdan anket aracılığıyla toplanan veriler üzerinde gerçekleştirilen analizler sonucunda; turizm sektörü çalışanlarının motivasyon düzeylerinin yüksek, yapay zeka kaygı düzeylerinin düşük olduğu, yapay zeka kaygıları ile dışsal motivasyonları arasında anlamlı bir ilişki olmadığı fakat içsel motivasyonla pozitif yönde anlamlı ve düşük düzeyde bir ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır. araştırma değişkenlerini ele alan bir çalışmaya rastlanılamamış olması, araştırmanın özgün yönünü ve önemini ortaya koymaktadır
  • Öğe
    Çalışanların a tipi kişilik özelliklerinin yengeç sendromu üzerine etkisi: Hizmet sektörü çalışanları üzerine bir araştırma
    (2024) Durmuş, Şerif; Özyılmaz, Ahmet Fatih
    Çalışanların kişilik özellikleri, onların örgüt ortamındaki tutum ve davranışlarını etkilemektedir. Çalışanların kişilik özelliklerinden kaynaklı takındıkları tutum ve sergilemiş oldukları davranışların örgütsel açıdan olumlu veya olumsuz sonuçları bulunmaktadır. Bu bağlamda insan ilişkilerinin yoğun olduğu hizmet sektörü çalışanlarının kişilik özelliklerinin ve potansiyel davranış kalıplarının bilinmesi önemli bir konu olmaktadır. Bu noktadan hareketle araştırmanın temel amacı, hizmet sektörü çalışanlarının A tipi kişilik özelliklerinin yengeç sendromu üzerindeki etkisinin belirlenmesidir. Bu amaçla Karaman ilinde hizmet sektöründe çalışan 263 kişiye ulaşılmıştır. Veri toplamak için anket tekniğinden yararlanılmıştır. Toplanan veriler SPSS ve AMOS programları vasıtasıyla çözümlenmiştir. Analiz kapsamında normallik testi, doğrulayıcı faktör analizi (DFA), t-test, ANOVA testi, korelasyon ve regresyon analizi uygulanmıştır. Elde edilen bulgulara göre A tipi kişilik özelliğinin yengeç sendromu üzerinde anlamlı ve pozitif bir etkisinin olduğu saptanmıştır. Ayrıca çalışanların A tipi kişilik özelliği ve yengeç sendromu davranışlarına ilişkin görüşlerinin cinsiyet ve yaş grupları açısından farklılık gösterdiği saptanmıştır.
  • Öğe
    Aleksitimi ile duygusal tükenmişlik arasındaki ilişki: Eğitim çalışanları üzerine bir araştırma
    (2024) Durmuş, Şerif
    Araştırmanın amacı, aleksitimi (duygular için söz yokluğu) ile duygusal tükenmişlik arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Bu amaç doğrultusunda araştırmanının evrenini 2023-2024 eğitim öğretim yılında Karaman ili devlet okullarında görev yapan 3878 öğretmen oluşturmaktadır. Anket tekniği kullanılarak kolayda örnekleme yöntemi ile katılım konusunda gönüllü olan kişilerden elde edilen 363 anket formu araştırmaya dahil edilmiştir. Ulaşılan verilere, SPSS 25 ve AMOS 24 programları vasıtasıyla çözümleme yapılmıştır. Verilerin analizinde, AFA, DFA, Kolmogorov-Smirnov testi, Cronbach ? katsayısı, ölçeklere ait tanımlayıcı istatistik değerler, korelasyon testi, t-test, ANOVA ve regresyon analizi uygulanmıştır. Araştırma bulgularına göre öğretmenlerin aleksitimi düzeyleri ile duygusal tükenmişlikleri arasında anlamlı ve pozitif yönde bir ilişkinin olduğu saptanmıştır. Öğretmenlerin düşük düzeyde aleksitimi ve duygusal tükenmişlik gösterdikleri görülmüştür. Ayrıca öğretmenlerin aleksitimi düzeylerinde cinsiyet, medeni durum ve çalışma yılı açısından herhangi bir farklılaşmanın olmadığı görülmüştür. Bunun yanında aleksitimi düzeylerinin yaş değişkenine göre farklılaştığı saptanmıştır. Alan yazında aleksitimiyi konu eden çalışmaların genel olarak klinik psikoloji üzerine yapıldığı bunun dışında kalan çalışmaların ise çoğunlukla sağlık çalışanları ve öğrenciler üzerine yapıldığı bu yönüyle çalışmanın alan yazına katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
  • Öğe
    The role of workplace social courage in developing innovative work behaviors
    (2023) Çetiner, Nurcan; Oğan, Ela
    In today's world where development and change are experienced rapidly, employees need to provide the necessary support to their organizations by displaying innovative work behavior (IWB) in the information sector, where keeping up with the change has become even more important. It is aim to reveal the role of workplace social courage (WSC) in developing the IWB of IT sector employees and to determine the effects of the WSC of employees on IWB. In this context, data were collected from the first 100 IT sector employees. Data obtained from the information sector employees determined by the convenience sampling method, it was concluded that the level of WSC and IWB of the information sector employees is high. It is seen that WSC has a positive, and significant relationship with the IWB levels of the employees, and WSC positively affects the IWB of the employees. In the research, it was concluded that employees with high WSC in the IT sector exhibit more IWB. It was concluded that gender and professional experience, which are among demographic variables, do not differ in the WSC and IWB of IT sector employees.
  • Öğe
    Study of scale development of discipline management practices in organizations
    (2023) Erbaşı, Ali; Durmuş, Şerif
    The aim of this research is to develop a valid and reliable measurement tool to measure discipline management practices in organizations. As a result of the content analysis and literature review of the data obtained from semi-structured interviews conducted with senior managers of 22 enterprises operating in the Karaman Organized Industrial Zone, a 107-item proposal pool was created. Expert opinions were consulted for appearance validity and scope validity for the items and the last scale was applied to 500 employees in different sectors after the pilot study. As a result of the exploratory factor analysis, a model consisting of 33 items and 3 factors (preventive discipline practices, constructive discipline practices, corrective discipline practices), whose construct validity was ensured, emerged and the total variance explained was found to be 53.83%. Confirmatory factor analysis was performed for structure, and acceptable goodness of fit index values were found after the corrections. The cronbach's alpha coefficient values of the scale were found to be reliable. In the research, a reliable and valid scale that can be used to determine disciplinary management practices in organizations was obtained, and the English and Turkish versions of the obtained scale were presented.
  • Öğe
    Lider-üye etkileşimi ile çalışanların bağlamsal performansları ve ruminatif düşünme düzeyleri arasındaki ilişki: Ampirik bir inceleme
    (2023) Çetiner, Nurcan
    Lider-Üye Etkileşim (LÜE) teorisinde liderler/yöneticiler kendilerine bağlı bulunan astlardan oluşan grup içi ve grup dışı üyelerle farklı nitelikte ilişkiler geliştirmekte olup söz konusu ilişkilerin niteliği gerek bireysel gerekse örgütsel sonuçları etkilemektedir. Çalışmada hizmet sektöründe çalışanların LÜE ile bağlamsal performansları ve ruminatif düşünme düzeyleri arasındaki ilişki incelenmiştir. Araştırmanın evrenini Türkiye’de hizmet sektöründe çalışan ve yönetici pozisyonunda olmayan beyaz yakalılar oluşturmaktadır. Tarayıcı nitelikte olan çalışmada, kolayda örnekleme yöntemi ile belirlenen katılımcılardan, hazırlanan anket formu ile veriler toplanmıştır. Araştırmadan elde edilen verilerin analizi sonucunda; LÜE ile çalışanların örgüte yönelik bağlamsal performansları arasında anlamlı ve pozitif yönde bir ilişki olduğu, çalışanların ruminatif düşünme düzeylerinin cinsiyetine, çalıştığı kuruma, yaşlarına, çalıştıkları süreye ve eğitim durumlarına göre farklılaşmadığı, LÜE’lerinin ruminatif düşünme düzeyleri ile ilişkili olmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
  • Öğe
    İş becerikliliğinin bilimsel haritalar tekniğiyle bibliyometrik analizi
    (2023) Durmuş, Şerıf
    Amaç – Araştırmanın amacı iş becerikliliği hakkında literatürde yapılmış olan çalışmaların bibliyometrik açıdan ele alınarak daha sonra yapılacak çalışmalar için araştırmacılara kavramsal bir çerçeve çizmektir. Yöntem – Nicel araştırma yöntemi ile yapılan araştırmada veriler bibliyometrik analiz ile incelenmiş ve görsel haritalama için VOSviewer programı kullanılmıştır. Araştırma verilerine ulaşmak için Web of Science Core Collection veri tabanından yararlanılmıştır. Veri tabanına “job crafting” olarak giriş yapılmış ve 2001-2022 (2022 ağustos) yılları arasında yapılan 741(makale, bildiri, kitap, makale kritiği) çalışma değerlendirmeye alınmıştır. Bu çalışmalar yazar, atıf sayısı, coğrafi dağılım, yayınların yapıldığı kurum ve anahtar kelime yönünden incelenmiştir. Bulgular – Araştırma sonucunda elde edilen bulgulara göre iş becerikliliği hakkında literatüre yayın sayısı açısından en çok katkı yapan yazarın Bakker (57 adet), çalışmalarına en çok atıf alan yazarın Bakker (6003 adet), en çok atıf alan çalışmanın (1887 adet) Wrzesniewski ve Dutton (2001) tarafından Academy of Management Review dergisinde yayınlanan çalışma, en çok yayının yapıldığı ülkenin Hollanda (173) olduğu görülmüştür. Ayrıca yapılan yayınlarda en çok tekrarlanan anahtar kelimenin “job crafting” olduğu tespit edilmiştir. Tartışma – Örgütlerde her geçen gün insan faktörünün öneminin artması ve rekabetin getirdiği verimlilik ve etkinliğin artırılma çabası göz önünde bulundurulduğunda çalışan davranışlarının nedenlerinin ve sonuçlarının bilinmesi yöneticiler ve araştırmacılar için daha da önemli hale gelmektedir. Literatür incelendiğinde iş becerikliliği kavramını konu eden çeşitli yerli ve yabancı çalışmalara rastlanmaktadır. Fakat bu konuda yerli çalışmaların kısıtlı olduğu görülmektedir. Dolayısıyla bu konuda yapılacak çalışmaların yerli literatüre katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
  • Öğe
    Bireylerin çalışmaya ilişkin bakış açıları: Çalışma düşüncesi ölçeğinin geliştirilmesi
    (Süleyman Demirel Üniversitesi, 2022) Çetiner, Nurcan; Doğan, Ahmet
    İnsanların duygu ve düşünceleri onların davranışlarını belirleyen ve davranışlarına yön veren unsurlardandır. Çalışanların çalışmaya yönelik düşüncelerinin anlaşılabilmesi açısından önemli olan bu çalışma ile çalışanların, çalışmaya ilişkin bakış açılarını ölçmeye yönelik, kuramsal ve istatistiksel olarak uygun, geçerli ve güvenilir bir ölçme aracının geliştirilmesi amaçlanmıştır. Titiz bir ölçek geliştirme prosedürünü takiben ve çok aşamalı çalışmaları (ifade havuzu oluşturulmuş, uzman görüşlerinin alınması, pilot analiz, yapı ve kapsam geçerliliklerinin sınanması vb.) uygulayan araştırmada, yeterli güvenilirlik ve geçerliliğe sahip 17 maddeden oluşan Çalışma Düşüncesi için beş faktörlü bir ölçüm ölçeği belirlenmiştir. Bu çalışmayla geliştirilen ölçeğin bireylerin kimlik, başkalarına bakma, mesleki vatandaşlık, kişisel tatmin ve hizmet boyutlarından oluşan çalışma düşüncelerinin belirlenmesi ve bu sayede bireylerin sergileyecekleri örgütsel davranışlar arasındaki ilişkilerin daha iyi anlaşılmasını temin etmek için sağlam bir temel araç niteliğinde olacağı öngörülmektedir.
  • Öğe
    Sosyal medyada gelişmeleri kaçırma korkusunun personel güçlendirme ve iş tatmini arasındaki ilişki üzerinde düzenleyici etkisi
    (Kilis 7 Aralık Üniversitesi, 2022) Çetiner, Nurcan; Özdemir, Mahmut
    Amaç: Bu araştırmanın amacı, sosyal medyada Gelişmeleri Kaçırma Korkusunun (GKK) personel güçlendirme ve iş tatmini arasındaki ilişki üzerinde düzenleyici etkisinin bulunup bulunmadığınınincelenmesidir. Tasarım/Yöntem: Araştırmada tesadüfî olmayan yöntemlerden kolayda örneklem yöntemiyle belirlenen 749 katılımcıya Google form aracılığıyla anket yapılmıştır. Elde edilen veriler SPSS ve SPSS Process Macro ile analiz edilmiştir. Bulgular: Analizler sonucunda; GKK’nin personel güçlendirme ve iş tatmini arasındaki ilişkide düzenleyici rolünün anlamlı olduğu ve ilişkinin yönünü değiştirdiği sonucuna ulaşılmıştır. Sınırlılıklar: Çalışma sosyal medyadaki gelişmeleri kaçırma korkusu ile sınırlı olup, sosyal medyadaki gelişmeleri kaçırma korkusu dışındaki diğer sosyal medya ile ilgili kavramlar kapsam dışı bırakılmıştır. Personel güçlendirmenin psikolojik güçlendirme boyutunu kapsamakta olup, yapısal güçlendirme boyutu kapsam dışı bırakılmıştır. Özgünlük/Değer: Sosyal medyada GKK’nin personeli güçlendirme ile iş tatmini arasındaki ilişkide düzenleyicilik rolünü belirlemeye yönelik yapılan bir çalışmaya daha önce rastlanılamaması nedeniyle, işletme alan yazınındaki boşluğun doldurulması ve işletme alan yazınına katkıda bulunması araştırmanın özgün değerini oluşturmaktadır.
  • Öğe
    Akıllı telefon bağımlılığının çalışanların iş tatminleri üzerine etkisi
    (2021) Özdemir, Mahmut; Çetiner, Nurcan
    Amaç – Teknoloji ile iletişim araçlarında yaşanan değişimler insan yaşamında birçok kolaylığı beraberinde getirmekte olup, bu gelişmeler iletişim aracı olarak kullandığımız telefon teknolojisinde de ilerlemelere yardımcı olmuştur. Bu araştırmada çalışanların, akıllı telefon bağımlılık düzeylerinin, iş tatminleri üzerine etkisi incelenmiş olup, çalışanların demografik özelliklerine göre akıllı telefon bağımlılık düzeylerinin ve iş tatmin düzeylerinin değişiklik gösterip göstermediği incelenmiştir. Yöntem - Görgül bir çalışma olan araştırmada ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırma verileri kolayda örnekleme yöntemiyle ulaşılabilen Türkiye’de özel sektör ve kamu sektöründe faaliyet gösteren kurumlarda çalışan, 18 yaş üstü 483 çalışandan elde edilmiştir. Veri toplama aracı olarak Google form aracılığıyla oluşturulan demografik bilgi formu, iş tatmini ölçeği ve akıllı telefon bağımlılığı ölçeğinden oluşan anket kullanılmıştır. Veriler üzerinde normallik analizi, geçerlilik ve güvenirlik testleri, keşfedici faktör analizi, betimleyici istatistikler, korelasyon ve regresyon analizleri gerçekleştirilmiştir. Bulgular – Analiz sonucunda çalışanların akıllı telefon bağımlılık düzeyleri ile iş tatmin düzeyleri arasında ilişkinin anlamlı, orta düzeyde ve olumlu olduğu, yüksek düzeyde akıllı telefon bağımlılık düzeyine sahip katılımcıların iş tatmin düzeylerinin yüksek olduğu, çalışanların demografik özelliklerinin her iki değişken üzerinde de etkili olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Tartışma – Gelecekteki çalışmalar ile örnek genişletilerek ve farklı sektörlerde konunun incelenmesi, analiz sonucu elde edilen verilerin genellenebilmesi ve literatüre katkıda bulunması açısından fayda sağlayabilecektir.
  • Öğe
    The effect of proactive personality on the relationship between emotional intelligence and burnout syndrome: A case study on academic staff working in public universities of aegean and central anatolia regions
    (2019) Öneren, Melahat; Çetiner, Nurcan; Arar, Tayfun; Yurdakul, Gülşen
    Purpose – Success in an ever-changing business environment requires employees not only to have knowledge and experience, but also to have the ability to predict their proactive behavior, and to have the ability to use their emotional intelligence to manage people in and around the workplace. In this study, the moderating effect of proactive personality on the relationship between emotional intelligence and burnout syndrome is investigated.Design/methodology/approach – In this concept, data obtained from 162 academic staff working for public universities in Aegean and Central Anatolia regions of Turkey are analysed. SPSS 21.0 program is utilized to analyse data accessed by snowball sampling method.Findings – The results show that there is moderate negative relationship between emotional intelligence and burnout syndrome. On the other hand, there is not found that statistically significant moderating effect of proactive personality on the relationship between emotional intelligence and burnout syndrome for the sample.Discussion – Future studies may be contributed to the literature by expanding the sample, comparing public-private universities, or examining related phenomena in different sectors.
  • Öğe
    Roman reel hayatın kılavuzu olabilir mi? Ve Ahmed Midhat
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2019) Gemili, Volkan
    Kurmaca metinler kendine has bir gerçekliğe sahiptir. Bu gerçeklik reel hayatın gerçekliğine çok yakındır. Kurmaca eserlerin yaşama bu yakınlığı zaman zaman birçok yazarın aklına romanların gerçek yaşama rehberlik yapıp yapamayacağı fikrini doğurmuştur. Yani romanlar herhangi bir şekilde okuruna gündelik hayatında bir yol haritası olabilecek midir, bireylerin ileriki yaşamlarında bir pusula görevi görebilecek midir? Dünya edebiyatında birçok yazar yahut araştırmacı buna benzer sorulara cevap aramıştır. Romanın reel hayatın bir kılavuzu olup olamayacağı sorularını eserlerinde yazarak cevaplama gayretinde bulunan yazarlar da vardır. Türk edebiyatında bu sualleri yanıtlamaya çalışanlardan birisi Ahmed Midhat Efendi’dir. Midhat Efendi roman ve hikâyelerinin satır aralarında bu suale: “Roman reel hayatın bir kılavuzu olabilir.” cevabını vermiştir. Ahmed Midhat’a göre gençlere romanlar okutarak onların ahlakî yönü şekillendirilebilir, talim ve terbiyesi yapılabilir; ayrıca gençler gerçek yaşamdaki hüviyetlerini kazanmadan önce yaşamın iyi ve kötü birçok gerçekliğini hayatı tecrübe etmeden evvel romanlardan okuyarak öğrenebilir. Böylelikle gerçek yaşamın zorluklarına karşı daha kolay metanet gösterebilir. Kısaca Ahmed Midhat’a göre roman hayatın bir ön provası ve kullanma kılavuzu olabilir.
  • Öğe
    Çalışanların psikolojik taciz algısının örgütsel bağlılıkla ilişkisi
    (2016) Naktiyok, Atılhan; Polat, Fatma
    Araştırmanın amacı, örgütlerde çalışanlara yönelik uygulanan psikolojik tacizin çalışanların örgütlerine bağlılıklarını nasıl etkilediğini ortaya koymaktır. Günümüzde örgütlerde artmakta olan psikolojik tacizin çalışanların verimliliğini, etkinliğini, güvenini, iş tatminini ve bağlılıklarını etkilediğini görüyoruz. Bu çalışmada öncelikle psikolojik taciz kavramı sonrasında da örgütsel bağlılık kavramı ele alınmıştır. Son bölümde de uygulama çalışmasına yer verilmiştir. Araştırmanın uygulama bölümünde; Kahramanmaraş ili Elbistan ilçesindeki bir kamu kurumunda çalışanlara 195 anket formu dağıtılmış 136 anket geri dönmüş ve 130 anketin incelenmesiyle psikolojik tacizin örgütsel bağlılıkla ilişkisini incelemek amacıyla elde edilen veriler analiz edilmiştir. Sonuçlara göre çalışanlar psikolojik tacize maruz kalmakta ve psikolojik taciz algısı çalışanların örgütsel bağlılığını olumsuz etkilemektedir.
  • Öğe
    The effect of proactive personality on the relationship between emotional intelligence and burnout syndrome: A case study on academic staff working in public universities of aegean and central anatolia regions
    (2019) Öneren, Melahat; Çetiner, Nurcan; Arar, Tayfun; Yurdakul, Gülşen
    Purpose – Success in an ever-changing business environment requires employees not only to have knowledge and experience, but also to have the ability to predict their proactive behavior, and to have the ability to use their emotional intelligence to manage people in and around the workplace. In this study, the moderating effect of proactive personality on the relationship between emotional intelligence and burnout syndrome is investigated. Design/methodology/approach – In this concept, data obtained from 162 academic staff working for public universities in Aegean and Central Anatolia regions of Turkey are analysed. SPSS 21.0 program is utilized to analyse data accessed by snowball sampling method. Findings – The results show that there is moderate negative relationship between emotional intelligence and burnout syndrome. On the other hand, there is not found that statistically significant moderating effect of proactive personality on the relationship between emotional intelligence and burnout syndrome for the sample. Discussion – Future studies may be contributed to the literature by expanding the sample, comparing public-private universities, or examining related phenomena in different sectors.
  • Öğe
    Sait Faik'in yalnızlığı ve "Küçük İnsanlar"ı
    (2018) Gemili, Volkan
    Sait Faik, Cumhuriyet sonrası Türk hikâyeciliğinin modern anlamda ilk örneklerini veren yazarlarımızdandır. Farklı bir üslupla ve yeni hikâye teknikleriyle kendinden öncekileri tekrar etmeden eserlerini yazmış ve Türk hikâyeciliğinin en özgün yazarlarından biri olmayı başarmıştır. Ayrıca hem çağdaşlarının hem de kendinden sonra gelen modernist yeni neslin öncüsü olmuştur. Sait Faik’in eserleri Türk edebiyatında yeni ve özgün bir hikâye yazmak isteyen her yazarın ilk durağıdır. O, sadece farklı üslup ve hikâye teknikleriyle değil, hikâye kişilerini ele alışı bakımından da çığır açıcıdır. İşte onun başarısının esas sırrı yakından gözlemleme şansı bulduğu bu insanları eserlerinde anlatmasındadır. Özellikle Tanzimat’la beraber edebî eserlerde görülmeye başlayan, orta sınıf yahut orta sınıfın altındaki insanları -küçük insanları- herhangi bir sanatsal ekolün, ideolojinin yahut dinî bir düşüncenin boyunduruğuna sokmadan gerçek cepheleriyle ve samimiyetle eserlerinde işleyen ilk yazarımız Sait Faik’tir diyebiliriz. Biz bu çalışmamızda, Sait Faik’in, eserlerinde kullandığı hikâye kişilerini ve anlatıcılarını kendi mizacından hareketle kurguladığını ve tüm bu kâğıttan varlıkların bir şekilde yazardan izler taşıdığını muharririn hayatından ve eserlerinden örnekler vererek anlattık. Sait Faik’in birçok mizaç özellikleri içinden ondaki yalnızlık duygusunun özellikle hayatının gidişatında ve eserlerinin yaratımında başat rol oynadığını yazarın hayatından aktarılan anekdotlardan, kendi yazdığı yazılardan, onunla yapılan röportajlardan ve eserlerinden hareketle ispatladık. Ve bu yalnızlık duygusunun ve bu duygunun sebeplerinin yazarın küçük insanlarındaki ve hikâye anlatıcılarındaki yansımalarını gösterdik.
  • Öğe
    Yöneticilerin büro personeli olarak çalışanlardan beklentileri üzerine bir araştırma
    (2011) Çakmak, Veysel; Çöğürcü, İclal; Duman, Haluk; Delen, Fatih
    Günümüz rekabet ortamında, teknolojinin sürekli ilerlemesiyle birlikte, nitelikli personele olan ihtiyaç da günden güne artmıştır. Yaşadığımız bilgi çağında hem gelişen, değişen teknoloji ve sistemler, hem de bunları kullanacak olan büro personelinin nitelikli ve donanımlı olması gerekmektedir. Bilgi ve teknoloji çağında sınırlar, internet sayesinde ortadan kalkmış, dünya küçük bir köy haline gelmiştir. İşletme olarak; rekabet ortamında baş döndürücü gelişme ve değişime ayak uydurmak, sektörde ayakta kalmak, sürdürülebilir büyümeyi devam ettirmek ve sektörün lideri olmak için sadece teknolojik gelişmeyi ve değişimi takip etmek yeterli değildir. Bunun yanında personelin niteliği de çok önemlidir. Bu çalışmada; büro çalışanlarının, yöneticilerin işle ilgili olan beklentilerini karşılayıp karşılayamadıkları ölçülerek, çalışanların, yöneticilerin beklentilerini karşılayamadıkları konulara ilişkin olarak çözüm önerileri sunulmuştur.