Sayı 3 Cilt 2 ( Aralık 2007 )

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 26
  • Öğe
    Developing external locus of control to kill entrepreneurship spirit in regional development: A case of Zonguldak coalfield in Turkey
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Yıldırım, Halil
    According to social learning theory, personality is the interaction of the individual and environment. Therefore, behaviour is a consequence of both individual and situation and not just single determinant. This study aims to explore how external factors, especially powerful others shapes individuals’ locus of control structure, hence entrepreneurial behaviour. It is proposed that historical events have enormous effects on developing external locus of control (LOC) on individuals in Zonguldak coalfield since 1867 when the first legislation for “compulsory work” was issued. Inhabitants had no choice but had to work in the mines. 140 years after the first legislation and following many others, inhabitants of Zonguldak region have developed external LOC. This study provides an historical perspective to be considered in the study of entrepreneurship from locus of control point of view.
  • Öğe
    Küresel ısınmayı önlemeye yönelik çabalar ve Türkiye
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Şanlı, Bahar; Özekicioğlu, Halil
    Bugün karşı karşıya olduğumuz küresel ısınma tehlikesi, atmosferde sera etkisi yaratan gazların yoğunlaşmasından kaynaklanmaktadır. Sıcaklık artışı ile birlikte buzulların erimeye başlaması, okyanuslardaki su seviyesinin yükselmesi ve tatlı su kaynaklarında görülen buharlaşma, doğal dengeyi bozmakta ve pek çok bitki ve hayvan türünün de yaşamını tehdit etmektedir. Söz konusu gelişmeler, ülkeleri bu konuda önlemler almaya yöneltmiştir. 1970’lerden itibaren, atmosfere yayılan sera gazlarının kısıtlanması ve temiz enerji kaynaklarının kullanımının yaygınlaştırılması için uluslararası girişimler başlatılmıştır. Ülkemizde ise, 1980’lerde başlayan sanayileşme hamlesi, sera gazı salınımlarında hızlı bir artış yaratmıştır. Türkiye A.B’ye uyum sürecinde gerçekleştirdiği düzenlemelerle küresel iklim sisteminin korunmasına yönelik önlemleri almaya başlasa da bu konuda bir devlet politikası belirlemek açısından oldukça geç kalmıştır. Diğer yandan ülkemiz, küresel ısınmaya çözüm olarak görülen yenilenebilir enerji kaynakları bakımından oldukça zengindir. Ancak, bu kaynakların etkin şekilde işletilmesini sağlayacak teknolojik altyapıyı henüz kuramamıştır. İklimsel değişimin önlenebilmesi, sera gazı salınımlarının azaltılması, yenilenebilir enerji kaynaklarının etkin kullanılması ve çevre ile ilgili kanunların gerekli yaptırım gücüne kavuşturulmasıyla mümkün olabilir.
  • Öğe
    Türkiye’de finansal piyasal ile ekonomik büyüme ilişkisi
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Demir, Yusuf; Öztürk, Erdoğan; Albeni, Mesut
    Bu çalışmada 1995–2005 döneminde Türkiye’de bankacılık sistemi ve hisse senedi piyasası ile ekonomik büyüme arasındaki ilişki ampirik olarak analiz edilmektedir. Özellikle 1980 sonrası finansal liberalizasyon süreci ile birlikte bankacılık sektörü hızla gelişmeye başlamış ve özel sektörün ihtiyaç duyduğu fonların sağlanmasında önemli görevleri yerine getirmiştir. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) ise 1986 yılında kurulmuş ve özellikle 1990 sonrasında hızla büyümüştür. Bankacılık sektöründeki gelişmeler ve menkul kıymet borsalarının gelişimi ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkiler ekonomi literatüründe merak konusu olmuştur. Geleneksel büyüme modellerinin aksine içsel büyüme modellerinin ekonomik performansı ele alırken finansal gelişmeler ve teknolojik gelişmeler ile de ilişkilendirmesi bu çalışmalara olan ilgiyi artırmıştır. Bu çalışmada, VAR modelleri kullanılarak bulunan ampirik sonuçlar, uzun dönemde finansal piyasalar ve büyüme arasında tek taraflı doğrusal nedensellik bulunduğunu ortaya koymuştur. Error-correction modelleri ile bulunan sonuçlar, uzun dönemde, banka ve hisse senedi yolu ile finanslamanın ekonomik büyümeyi artırabileceğini, fakat bu etkinin küçük olduğunu göstermiştir. Ayrıca, hisse senedi piyasasının ekonomik büyümeye katkısının, bankacılık sektörü yoluyla finanslamayla karşılaştırıldığında daha küçük olduğu görülmektedir.
  • Öğe
    Türkiye’de sosyal güvenliğin finansman açıklarının temel dinamikleri üzerine bir analiz
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Akyıldız, Hüseyin; Yavuz, Ali
    Sosyal güvenlik, sosyal, siyasal ve ekonomik boyutları olan sosyo-politik, moral ve psikolojik bir kavramdır. Temelde hem bireyi hem de toplumsal varlığı koruyan en önemli etkendir. Ancak sosyal güvenlik maliyeti olan bir olgudur. Sosyal güvenliğin bir talep bir de arz boyutu söz konusudur. Aslında sosyal güvenliğin temel sorunu arz ve talebin temel dinamiklerinde yatan ana çelişkilerdir. Bu nedenle sosyal güvenlik sorunlarının temel dinamiklerinin makro ve mikro boyutta ele alınması önem taşımaktadır. Makro boyutta sosyal devletin dönüşüm dinamiklerinin sosyal güvenlikteki yansımaları ve ortaya çıkardığı sonuçlar ile mikro boyutta sosyal sigorta kuruluşlarının yaşadığı sorunlar analiz edilmiştir. Sorunlara ilişkin trendler, bu trendlere ilişkin dinamik süreçler ortaya konduktan sonra; sunulan çözüm alternatiflerinin gerçekleşme imkanının olup olmadığının da bir kritiği yapılmıştır.
  • Öğe
    Güneydoğu Anadolu Bölgesine yönelik uygulanan iktisadi politikalar
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Arslan, İbrahim; Ay, Hakkı Mümin
    Türkiye’de bölgeler arasında halen dengesizlikler mevcuttur. Bunların giderilmesi için tüm kişi, kurum ve kuruluşların görevlerini en iyi şekilde yerine getirmesi gerekmektedir. Bölgesel kalkınmanın amacına ulaşması için bölgedeki nüfus, eğitim, sağlık ve altyapı hizmetlerine daha çok önem verilmesi gerekmektedir.
  • Öğe
    Aile işletme e-devlet yapılanması ekseninde kamusal enformasyon ve iletişim teknoloji projelerinin önündeki itici ve kısıtlayıcı etkenler
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Baştan, Serhat
    E-devlet yapılanması kamu hizmetlerinin gelişmiş bir enformasyon ve iletişim alt yapısı üzerinden yürütülmesini ve elektronik veri işlemin kamu hizmetlerinin bütününe yayılmasını sağlamayı amaçlayan bir teknolojik dönüşüm sürecidir. E-devletin ve dayandığı iletim omurgasının devlet ve toplum arasındaki iletişim biçimlerini köklü bir şekilde değiştirme potansiyeli bulunmaktadır. Yazılı, sesli, görsel veya başka türden verilerin geniş bantlı ağlar üzerinden paylaşımının, çoklu ortam araçlarının ve etkileşimli dijital video yayıncılığının yakın gelecekte kamu hizmetlerinin sunumunda ana enstrümanlar haline dönüşeceği düşünülmektedir. Ancak e-devlet yapılanması, sadece teknolojik çözümlere temellenen bir eylem olmaktan öte, toplumsal, politik ve hukuksal yönleriyle çok boyutlu bir sorundur. Kamusal enformasyon ve iletişim teknoloji projelerinin gerçekleştirilmesi bir dizi itici ve sınırlayıcı etkenin etkisi altındadır. Bu çok etkenli durumu göz ardı eden tasarım modelleri önemli ölçüde başarısızlığa uğramaktadır. Bu bağlamda çalışmada e-devlet kavramı üzerinde genel bir değerlendirme yapılmakta ve ardından kamu otoritelerini enformasyon ve iletişim sistemlerini güncellemeye iten etkenler ile bu çabanın başarımını olumsuz etkileyen unsurlar üzerine kuramsal bir yaklaşım sunulmaktadır.
  • Öğe
    Zaman etkenli faaliyet tabanlı maliyetleme
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Atmaca, Metin; Terzi, Serkan
    Faaliyet tabanlı maliyetleme (FTM) yöntemi, 1980’li yılların ortasında Harvard Business School’da yazılan birkaç olay ve makaleler sonucunda ortaya çıkmıştır. FTM yöntemi çok sayıdaki işletmede uygulanması zor olmaktadır. Bunun nedeni ise, FTM’nin uygulanması için yapılan araştırmalar ve görüşmelerin yüksek maliyetli, dağıtımların göreceli ve maliyetli olması ve yöntemin güncelleştirilmesi ve sürdürülmesinin zorluğudur. Zaman etkenli FTM yöntemi, FTM (geleneksel olarak ifade edilmekte) yöntemine alternatif bir yaklaşım olarak Kaplan ve Anderson tarafından ortaya konmuştur. Bu yöntem, daha basit, daha az maliyetli ve daha hızlı uygulanmakta ve maliyet etkenlerinin pratik kapasiteye dayanmasına izin vermektedir.
  • Öğe
    Türkiye ekonomisi için tüketim fonksiyonu tahmini (1980 – 2005).
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Demiral, Mehmet
    Bir tüketim fonksiyonu, tüketim ile gelir arasındaki ilişkiyi vurgulamaktadır. Bir ülkedeki toplam tüketim miktarını etkileyen pek çok faktör bulunmakla birlikte, yapılan ekonometrik çalışmaların çoğunda tüketim miktarını etkileyen temel değişken olarak gelirin alındığı görülmektedir. Bu çalışma, Türkiye için 1980-2005 yılları arasındaki toplam dayanıksız ve yarı dayanıklı mal tüketimi ile toplam maaş ve ücretler arasındaki makroekonomik fonksiyonel ilişkiyi ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Yıllık olarak toplanmış verilerin En Küçük Kareler Yöntemi (EKKY) kullanılarak tahmin edilen sonuçları bize göstermektedir ki, 1987 fiyatları (TÜFE ile deflate edilmiş) baz alınarak hesaplanan toplam maaş ve ücretler seviyesindeki değişmelere rağmen gıda, içki, dayanıksız ve yarı dayanıklı mal tüketim miktarı bu dalgalamalara kuvvetli bir uyum göstermemektedir. Bu da modelimize aldığımız toplam tüketim miktarını belirleyen malların büyük ölçüde yaşamak için gerekli olan temel tüketim malları olmasından kaynaklanmaktadır.
  • Öğe
    Sivil toplum kuruluşlarından (STK) vakıflar ve vakıflarda muhasebe kayıt sistemi
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Erol, Mikail
    Ekonomi, demokrasi ve kültürün gelişmişlik düzeyini ifade eden ve uygarlığı geliştiren, üç kuvvetin olduğu bir dönemde yaşamaktayız. Gelecekte yaşamın tüm alanlarında sivil toplum, STK’ların ağırlığının artacağını söylemek mümkündür. Sivil toplum kavramı son yıllarda dünya ölçeğinde bir anlam ve önem kazanmıştır. Bu bağlamda da birçok sivil toplum kuruluşları ortaya çıkmaya başlamıştır. STK’ların muhasebe sistemi ise; diğer işletmelerin muhasebe sisteminden tamamen farklıdır. Sivil toplum kuruluşları kar amacı gütmeyen gönüllü kuruluşlardır.
  • Öğe
    İş stresi, örgütsel sağlık ve performans arasındaki ilişkiler: Bir alan araştırması
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Gül, Hasan
    Örgütsel sağlığın 1970’li yıllardan itibaren başta ABD olmak üzere tüm dünyada popüler bir yönetim ve örgütsel davranış konusu olmasına karşın, ülkemizde günümüze kadar çok fazla araştırma yapılmamıştır. Örgüt sağlığı, çevresiyle uyum içerisinde varlığını sürdüren, devamlı olarak başarma ve yaşama yeteneklerini geliştiren örgütleri ifade etmektedir. Örgüt sağlığı üzerinde yapılan çalışmalar iş stresi ve iş performansının farklı yönlerden örgüt sağlığı ile ilişkili olduğunu ortaya koymaktadır. Bu alan çalışmasında iş stresi, örgütsel sağlık ve performans arasındaki ilişkiler incelenmiştir. Bu ilişkileri ortaya çıkarmak amacıyla korelasyon ve regresyon analizleri yapılmıştır.
  • Öğe
    Aile işletmecilik kültürünün girişimcilik eğilimine etkileri ve bir alan çalışması
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Bektaş, Çetin; Köseoğlu, Mehmet Ali
    Bu çalışma, aile işletmelerinin sahip olduğu örgüt kültürü ile işletmenin girişimcilik eğilimleri arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Ülkemizde işletmelerin büyük çoğunluğunu aile işletmeleri oluşturmaktadır. Aile işletmelerinin temsil ettiği örgüt kültürü de doğal olarak aileden aileye değişiklik göstermektedir. Bu amaçla girişimcilik kültürüne sahip olan ailelerin kültürel bağları ve girişimcilik perspektiflerinde etkili olan faktörlerin analiz edilmesi ve ortaya çıkarılması önem taşımaktadır. Bu bağlamda çalışmada, aile işletmelerindeki kültür desenin girişimcilik eğilimlerine hangi derecede etki ettiği ortaya konulmuştur. Bu kapsamda, Uşak İl’ inde üretim faaliyetlerinde bulunan aile işletmelerinin girişimcilik eğilimlerine yönelik tutumları anket yöntemiyle tespit edilmiştir. Elde edilen veriler SPSS paket programında değerlendirilmiştir. Yapılan analizler sonucunda aile işletmesinin örgüt kültürü ile girişimcilik eğilimi arasında kuvvetli bir ilişkinin olduğu tespit edilmiştir.
  • Öğe
    Seyahat Acentalarında İşgören Bulma ve İşgören Seçme Yöntemlerine Yönelik Bir Araştırma
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Akova, Orhan; Sarıışık, Mehmet; Akbaba, Atilla
    Bu çalışmanın temel amacı seyahat işletmelerinde işgören bulma ve seçme yöntemlerinin belirlenmesi ve işletme içinde verilen eğitim çalışmalarının içeriği hakkında bilgi elde etmektir. Bunun için İstanbul’da faaliyet gösteren 82 A grubu seyahat acentası yöneticisine anket uygulanmıştır. Elde edilen verilere göre seyahat işletmelerinin personel temininde yararlandıkları en önemli kaynağın internet olduğu ortaya çıkmıştır. Bunu eğitim ve öğretim kurumları izlemektedir. Personel seçiminde ise en çok dikkat edilen hususları sırasıyla kişinin genel görünümü, diksiyonu ve kişilik özellikleri oluşturmaktadır. Yöneticiler hizmet içi eğitimlerde işletmenin vizyonu ve misyonu ile işletme içi iletişimi en önemli konular arasında göstermektedirler. Demografik özellikler açısından yapılan analizlerde yöneticilerin bu konular hakkında görüş farklılıklarına sahip oldukları belirlenmiştir
  • Öğe
    Muhasebe mesleğinde bayanların durumu: ABD ve Türkiye karşılaştırılması
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Yardımcıoğlu, Mahmut
    Bu çalışma ile ABD ve Türkiye örneklerinden hareketle bayan meslek mensuplarının durumu irdelenecektir. ABD uygulamasında SMMM firmaları tarafından işe alınan kadınların sayısı son 20 yılda artış göstermesine rağmen, kadın meslektaşlarımızın sayısı orantılı olarak yükselmemiştir. Bu çalışmada kadın meslektaşlarımızın neden daha azınlıkta olduğunun sebepleri ABD pratiğinden hareketle tartışılacak ve bazı SMMM firmalarının kadın meslektaşlarımızın sayısını arttırabilmek için neler yaptıklarından bahsedilecek ve Türkiye uygulamasındaki duruma da yer verilecektir.
  • Öğe
    Satın alma karar sürecinde beyaz eşya kullanıcılarının marka bağlılığı
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Fırat, Aytekin; Azmak, Eda
    Firmalar gerek ürün özellikleri, gerekse diğer pazarlama faktörleri ile rakiplerinden farklarını ortaya koyarak pazarda etkin olamaya çalışırlar. Dolayısıyla, rakiplerinin hareketlerinden daha az etkilenirler ve büyük yatırımlara girişebilirler. Bu da uzun dönem karlılıklarını arttırır. Günümüzde firmalar müşteri sadakatini geliştirip, müşterilerini kendilerine bağlı hale getirmek için birçok uygulamalar başlatmışlardır. Beyaz eşya ürünlerindeki birçok alternatif, tüketicilerin karar sürecini etkilemektedir. Bu sektördeki firmalar, müşterilerin istek ve ihtiyaçlarına daha iyi cevap vermek ve onları markalarına bağlı hale getirmek için uygun stratejiler gerekmektedir.
  • Öğe
    Ölçek ekonomisinde kapsam ekonomisi: Katma değer faaliyetlerinin ertelenmesi yoluyla ürün çeşitliliğinin yönetimi
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Ünüvar, Mustafa
    Artan müşteri heterojenliği ve ekonomik sistemin ülke sınırlarını aşarak küreselleşmesi nedeniyle birçok firma ürün çeşitliliğini artırmak zorunda kalmıştır. Ürün çeşitliliğini artırmanın rekabet üstünlüğü sağlamada ve korumada olumlu bir etkisi olsa da ürün çeşitliliği iyi yönetilmediği taktirde çeşitli operasyonel sorunlar yaratarak kapsam ekonomisi kazanımlarını yok edebilmektedir. Artan rekabet nedeniyle firmalar üretim ve dağıtım faaliyetlerini daha etkin ve verimli bir şekilde yürütmek zorunda kalmışlardır. Ölçek ekonomisinde kapsam ekonomisine ulaşma çabası olarak ifade edilebilecek bu zorunluluk sonucunda kitlesel ürün özelleştirme (mass customization) stratejisi geliştirilmiştir. Kitlesel ürün özelleştirme stratejisinde katma değer faaliyetlerinin ertelenmesi önemli bir rol oynar. Erteleme, önemli katma değer faaliyetlerinin üretim ve dağıtım süreci boyunca müşteri talebine ilişkin bilgiler belirginleşinceye kadar bekletilmesidir. Bu çalışmada ürün çeşitliliğinin etkin yönetimi ve katma değer faaliyetlerinin ertelenmesi yoluyla ölçek ekonomisi ile kapsam ekonomisi arasında nasıl denge kurulabileceği açıklanmaktadır.
  • Öğe
    Müdahaleci devlet anlayışının erozyonu: İktisat ve maliye politikalarında değişim – Türkiye örneği
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Ener, Meliha; Siverekli Demircan, Esra
    Dünya ülkelerinin büyük bir kısmını etkisi alan ve özellikle 1980 sonrası dönemde ön plana çıkmaya başlayan küreselleşme süreci, devlet anlayışını da yakından etkilemiştir. Bu süreçte, neo-liberal bir yaklaşımla, devletlerin müdahaleci olmaktan çok, düzenleyici ve yönlendirici rolü üzerinde durulmuş ve serbest piyasa ekonomisi anlayışı benimsenmiştir. Devlet anlayışında meydana gelen değişim, devletlerin iktisat ve maliye politikaları uygulamalarını da yakından etkilemiştir. Bu bağlamda, iktisat politikası uygulamaları anlamında devletin iktisadi alanda fonksiyonlarının sınırlandırılması anlayışı benimsenirken, maliye politikası uygulamaları anlamında ise, mali disiplinin sağlanması, mali saydamlık ve yasal ve kurumsal anlamda vergi, kamu harcaması, borçlanma ve bütçe politikalarının kamu finansman dengesini sağlayacak şeklide yeniden yapılandırılması anlayışı benimsenmiştir
  • Öğe
    Küçük işletmelerde vizyon : İnsan odaklı kurumsal kültür oluşturma
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Bilge, Hüriyet; Işık, Özlem
    Yıllarca, küresel ekonomiye dev uluslararası şirketlerin hâkim olacağı düşünüldü. Oysa durum hiç öyle değildi. Aslında, uluslararası sözcüğünün tanımını yeniden incelememiz gerekecektir. Yani, uluslararası sözcüğü artık yeni bir anlam taşımaktadır. Küresel ekonomiye, yeni anlamıyla uluslararası işletmelerin hâkim olacaklarını söylersek, bu yaklaşımda doğruluk payı olacaktır. Ama bunu eski anlamıyla, yani dev küresel şirketlerin hâkim olacaklarını ima ederek söylemek, çok yanlış olacaktır. Bu bağlamda küçük işletmeler, küresel arenada, yeni ve farklı düşünme şeklini benimseyerek büyük sabır gerektiren bir sürece girecektir. Çünkü bu süreç, organizasyonun bakışını içsel olmaktan öte dışsal olarak değiştirecektir. Bu da organizasyonun ilke merkezli olması sağlanarak, organizasyondaki her çalışanın yüreğinin ve beyninin değişimi olacaktır
  • Öğe
    Kurumsal imajın ve kurumsal ünün müşteri bağlılığına etkileri
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Marangoz, Mehmet; Biber, Levent
    Günümüz rekabet ortamında kurumsal ünün ve kurumsal imajın, işletmelerin müşteri bağlılığı oluşturmalarında etkili olduğu kabul edilmektedir. Literatürde kurumsal imajın ve kurumsal ünün akademik ve yönetimsel alanda müşteri davranışlarına etkilerinin anlaşılmasına yönelik çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmada vakıf ve devlet üniversitelerinin iktisadi ve idari bilimler fakültelerinde okuyan 538 öğrenciden anket yöntemiyle veriler toplanmıştır ve bu çalışmada, kurumsal imaj ve kurumsal ün ile müşteri bağlılığı arasındaki ilişki araştırılmaktadır. Araştırma sonuçlarına göre, kurumsal imajın ve kurumsal ünün müşteri bağlılığını olumlu yönde etkilediği görülmüştür. Yani müşteri bağlılığı oluşturmada kurumsal imaj ve kurumsal ün etkili ve önemlidir.
  • Öğe
    İşsizlik ve intihar ilişkisi: 1975 -2005 VAR analizi
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Topbaş, Ferhat
    İşsizlik, birey üzerinde olumsuz birçok soruna neden olan karmaşık bir olgudur. Bireyin intihar eğiliminin artması da bu olumsuzluklardan biridir. Çalışmada, işsizlik intihar ilişkisi 1974– 2005 dönemi Türkiye verileri altında VAR analizi yardımıyla incelenmiştir. Analiz sonucunda işsizliğin intiharın istatistiksel olarak anlamlı bir nedeni olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
  • Öğe
    İnternet bankacılığı kullanımında güvenlik unsurlarının bilinilirliği (anket uygulamasına dayalı SPSS çözümlemesi)
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2007-12) Barışık, Salih; Temel, Halime
    İnternetin insan yaşamına sağladığı kolaylıklar internet kullanımının yaygınlaşmasını hızlandırmaktadır. Bu yaygınlaşmanın bankacılık sektöründe de yaşanmasına rağmen, internet bankacılığı kullanımı artışıyla birlikte internet bankacılığına yönelik saldırılarla dolandırıcılık yapılabilmektedir. Dolandırılıcılık haberleri internet bankacılığına güven sorununu ortaya çıkarmıştır. İnternet bankacılığı güvenlik unsurlarının bilinilirliğinin internet bankacılığı kullanımında etkin olduğu düşünülmektedir. Bu amaçla güvenlik unsurlarının bilinilirliği ve kullanılırlığını tespit etmeye yönelik pilot bir uygulama yapmak amaçlanmıştır. Uygulama ile internet bankacılığına güven duyup duyulmadığı, internet bankacılığı kullanımında en çok yapılan işlemler ve internet bankacılığı kullanımında güvenlik unsurlarının bilinirliğini ve kullanımı tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışmada, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencileri ve öğretim elemanları örneklem seçilmiştir. İnternet bankacılığının ve güvenilirliğinin bilinilirliğinin öğrenciler ve öğretim üyeleri arasında farklı olduğu, bu farklılığın kullanımı etkilediği gözlenmiştir. Bankaların internet bankacılığını yaygınlaştırabilmek için internet bankacılığı hizmetlerinin yanı sıra internet bankacılığı güvenlik sistemlerini tanıtması gerekmektedir