Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi
DSpace@KMÜ, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.

Güncel Gönderiler
Assessment Of Soil Phosphorus Forms On Oil Palm Plantation In Songhai, Amukpe Delta State, Nigeria
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Efenudu, İsaiah; Jayeola, Olakunle Emmanuel; Erhayimwen, Aimiesomon Michael
Soil fertility decline due to mismanagement of plant nutrients further exacerbates the arduous task of satisfying the increasing food demands by the growing population. Primary nutrients such as nitrogen (N), phosphorus (P) and potassium (K) are required in very large quantities by most crops. The three primary nutrients (nitrogen, phosphorus and potassium), constitute the basic components of most inorganic NPK fertilizers, but whereas nitrogen and potassium are often readily available to plants, P is frequently not so readily available to plants. Even though, phosphorus happens to be one of the most important nutrients to growing crops, it is however, one of the limiting plant nutrients in most Sub-Saharan African (SSA) soil. Hence, this study was carried out to investigate the assessment of soil phosphorus forms and distribution and its impact on oil palm plantation of the Songhai Delta Amukpe farm project in Sapele Local Government Area of Delta State. A total of five (5) profile pit was dugged. Soil samples were collected from each horizons with the aid of a hand trowel. The data obtained were analyzed by Genstat computer package. The difference between the means were separated using Duncan multiple range test at 5 % level of probability. From the study, results shows that the phosphorus contents were significantly different. According to the mean values recorded, phosphorus was below critical level for optimum yield of Oil palm. It also shows that the various forms of P were higher than the active forms indicating high fixation and low availability of P in Songhai Oil Palm plantation, Amukpe, Delta state.
Instagram'daki pedagojik içeriklerin annelik kimliği üzerindeki rolü
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2025) Özdemir, Sıdıka Handan; Bilici, İbrahim Ethem
Annelik kimliği, bireylerin anne olma deneyimi, çocuk yetiştirme pratikleri ve toplumsal normlarla şekillenen bir kimlik olup, sosyal medya bu kimliğin inşasında önemli bir araç haline gelmiştir. Bu tez, annelerin sosyal medya platformlarından biri olan Instagram'da karşılaştıkları pedagojik içeriklerin, annelik kimliklerinin inşasında nasıl bir rol oynadığını incelemektedir. Bu araştırmada, annelerin Instagram'da karşılaştıkları pedagojik içeriklerle etkileşimlerinin, ebeveynlik stilleri ve toplumsal normlarla ilişkisi incelenmektedir. Araştırmanın temel amacı, annelerin Instagram'daki pedagojik içerikler aracılığıyla ebeveyn kimliklerini nasıl inşa ettiklerini, sosyal medya üzerinden kurdukları topluluklarla kendilerini nasıl ifade ettiklerini ve bu mecralardan nasıl destek aldıklarını ortaya koymaktır. Bu doğrultuda, çalışmada nitel araştırma yöntemi tercih edilmiştir. Araştırma kapsamında, farklı yaş gruplarından, çeşitli mesleklere mensup ve farklı sayıda çocuğa sahip, Instagram'da pedagojik içerikleri aktif olarak takip eden 15 anne ile derinlemesine mülakatlar gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler tematik analiz tekniğiyle değerlendirilmiştir. Araştırmanın bulgularına göre, annelerin Instagram'da karşılaştıkları pedagojik içeriklerin hem olumlu hem de olumsuz etkiler yaratabildiği ortaya konmuştur. Annelerin, sosyal medya aracılığıyla bilgi edinmeleri, deneyimlerini paylaşmaları ve benzer yaşam deneyimlerine sahip topluluklarla etkileşim kurmaları, annelik kimliklerini güçlendirdikleri yönünde değerlendirilmiştir. Öte yandan, sosyal medyada sunulan içeriklerin sıklıkla "mükemmel ebeveynlik" standartlarını yansıtması, anneler üzerinde baskı oluşturmakta; bu durum ise kaygı ve yetersizlik duygularını tetikleyerek annelik kimliğini olumsuz yönde etkileyebilmektedir.
İnsülin sinyal iletimi ara bileşenlerinden insülin reseptör substrat-1 (IRS1) proteininin görevlerinin CRISPR/CAS9 sistemi kullanılarak araştırılması
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2025) Şencan, Esma Nur; Sadi, Gökhan; Bostancı, Aykut
İnsülin sinyal iletiminde kritik bir düzenleyici olan insülin reseptör substratı-1 (IRS1), hücresel glukoz alımı, glikojen sentezi, protein üretimi ve hücre büyümesi gibi metabolik ve mitojenik süreçleri yönlendiren bir adaptör proteindir. Disfonksiyonu, insülin direnci, tip 2 diyabet ve metabolik sendrom gibi hastalıklarla ilişkilendirilmiş olsa da, IRS1'in karaciğer hücrelerindeki moleküler etki mekanizmaları henüz tam olarak aydınlatılamamıştır. Bu çalışmada, irs1 geninin CRISPR-Cas9 teknolojisi ile susturulmasının insülin sinyal iletimi ve lipid metabolizmasımda görevli genler üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Bu kapsamda IRS1 genini hedeflemek amacıyla iki farklı gRNA tasarlanmış ve bunları içeren ribonükleoprotein kompleksleri tekil ve birlikte Clone-9 hücrelerine transfekte edilmiştir. Transfeksiyon verimi, farklı hücre yoğunlukları ve inkübasyon süreleri açısından test edilmiştir. Ayrıca farklı CRISPR-Cas9 sistemlerinin irs1 genini düzenleme etkinliği, T7E1 endonükleaz analiziyle değerlendirilmiş ve PCR ile doğrulanmıştır. İnsülin sinyal ietim yolağı genlerinden irβ, irs1, irs2, pi3k, akt, mtor ve foxo3a ile lipid metabolizması düzenleyicileri srebp-1c, fasn ve pparγ'nin gen ekspresyon seviyeleri qRT-PCR ile ölçülmüştür. Sonuçlara göre en yüksek transfeksiyon verimliliği, 40.000 hücre yoğunluğu ve 48 saatlik inkübasyon süresinde elde edilmiştir. Çalışmada kullanılan IRS1_AA gRNA, gen susturma etkinliği açısından IRS1_AB gRNA ve multi-gRNA kombinasyonuna kıyasla daha güçlü bir performans sergilemiştir. IRS1 geninin susturulması, PI3K-Akt-mTOR ekseninde gen ekspresyonunda anlamlı bir azalmaya yol açmıştır. Ayrıca lipid metabolizmasına yönelik analizlerde, srebp-1c, fasn ve pparγ'nin gen ekspresyon seviyelerinde irs1 susturulmasına bağlı olarak baskılanma gözlenmiş olup, irs1 geninin CRISPR-Cas9 teknolojisi ile susturulmasının insülin sinyal yolağı ve lipid metabolizmasında belirgin etkiler yarattığı görülmüştür. Sonuç olarak bu çalışma, IRS1 geninin CRISPR-Cas9 teknolojisi ile susturulmasının insülin sinyalizasyonu ve lipid metabolizması üzerinde önemli moleküler değişikliklere yol açtığını göstermiştir.
Acı yavşan otu ve sinir otunun antimikrobiyal, antioksidan ve antifungal etkileri
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2025) Dabak, Sibel; Çiçek, Mustafa; Kocabaş, Aytaç
Farklı coğrafi bölgelerden toplanan bitkilerin biyolojik aktivitelerinin de çeşitlilik gösterdiği bilindiği için bu çalışmada Karaman yöresinden Ağustos 2022 yılında toplanan Artemisia absinthium L. ve Plantago major özütünün antimikrobiyal aktivitesi disk difüzyon ve minimum inhibitör konsantrasyon (MİK) testleri ile değerlendirilmiştir. Bitkinin antioksidan kapasitesi ise 2,2-difenil-1-pikrilhidrazil (DPPH) radikal süpürme aktivitesi yöntemi ile ölçülmüştür. Sonuçlara göre soxhlet yöntemi ile elde edilen özütlerin etken maddesinin disk difüzyon yönteminde diskten yayılmadığı, dolayısıyla test edilen tüm mikroorganizmalar için sadece disk etrafında temiz alan oluşturduğu (6mm) gözlemlenmiştir. Aynı mikroorganizmalar için gerçekleştirilen MİK testlerinde ise; A. absinthium L. için MİK değerlerinin Staphylococcus aureus ve Escherichia coli için 400 µg/mL, Bacillus cereus için 100 µg/mL, Pseudomonas aeruginosa ve Candida albicans için ise >400 µg/mL olduğu tespit edilmiştir. Aynı mikroorganizmalarda P. major için MİK değerleri ise >400 µg/mL olarak tespit edilmiştir. DPPH radikal süpürme aktivitesinde A. absinthium L. için en düşük medyan inhibitör konsantrasyonu (IC₅₀) değeri 79,93 µg/mL P.major için IC₅₀ değeri 618 µg/mL olarak hesaplanmıştır. Sonuç olarak, A. absinthium L. ve P.major sahip olduğu antimikrobiyal ve antioksidan aktiviteler, enfeksiyonlar ve oksidatif stresle ilişkili durumlar için doğal tedavilerin geliştirilmesinde değerli bir terapötik ajan potansiyeli taşımaktadır.
Basit araç gereçlerle yapılan deney ve etkinliklerin 8. sınıf öğrencilerinin biliminin doğası görüşlerine etkisi
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2025) Özkara, Duygu; Soslu, Özay
Bu araştırmanın amacı basit araç ve gereçlerle gerçekleştirilen fen deneyleri ve etkinliklerinin, 8. sınıf öğrencilerin bilimin doğası görüşlerine etkisini araştırmaktır. Çalışma nitel bir çalışma olup olgubilim deseni kullanılmıştır. Çalışma verileri 2020-2021 öğretim yılının ikinci yarıyılında, Karaman il merkezindeki bir devlet ortaokulunda 8. sınıf düzeyinde iki şubede öğrenim gören 23 öğrenciden elde edilmiştir. Kontrol grubuna "Basit Makineler" ünitesi 2018 Fen Bilimleri Öğretim Programı doğrultusunda mevcut öğretim yöntemi ile deney grubuna ise basit araç- gereçlerle hazırlanan deney ve etkinlikler eşliğinde verilmiştir. Ön test ve son test olarak öğrencilere uygulanan "Bilimin Doğası Ölçeği" ile nitel verilerin elde edilmesi sağlanmıştır. Elde edilen veriler içerik analizi ile çözümlenmiş, ulaşılan temalar ve kodlara ait frekans ve yüzdeler tablolar halinde sunulmuştur. Araştırma sonucunda 2018 Fen Bilimleri Öğretim programı doğrultusunda fen bilimleri dersi işlenen şubede yer alan öğrencilerin bilimin doğası görüşlerinde kayda değer bir değişim görülmemiştir. Basit araç gereçlerle yapılan deney ve etkinliklerin uygulandığı şubede yer alan öğrencilerin ise bilimin doğasının "teori kavramı, ampirik bilginin bilimsel açıklamalardaki önemini, bilimde öznellik, bilimsel bilginin değişebilirliği, bilimsel yöntemin doğası ve bilimin amacı" unsurlarında olumlu yönde değişim gösterdiği görülmüştür. Araştırma sonuçlarına yönelik öğrencilerin bilimin doğası görüşlerini geliştirmesi amacıyla öğretmenlerin eğitimlerini sürekli güncellemeleri, her bireyin farklı öğrenme stiline sahip olduğu göz önünde tutularak seçilen yöntemin yanında farklı öğrenme yöntemlerinindi uygulamaya dâhil edilmesi önerilebilir