Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Ayata, Ali" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    AB-Türkiye ilişkileri bağlamında toplumsal cinsiyet politikaları AB ilerleme raporları perspektifinden bir değerlendirme
    (Anadolu Üniversitesi, 2020) Ayata, Ali; Takkaç, Hande Saadet
    Toplumsal cinsiyet, bireylerin biyolojik cinsiyetinin çok daha ötesine geçerek bireyin cinsiyetine toplumsal ve kültürel özellikler yüklenen anlamlar ile ortaya çıkan farklı bir kavramdır. Toplumsal cinsiyet konusunda yürütülen çalışmalar sadece kadınlarla ilgili olmayıp, cinsel kimliklerin hesaba katılarak farklı cinsel eğilimlerin ve bunlara yönelik ayrımcı tutumların dikkate alınmasını zorunlu kılar. Bunun yanında ilgili gurubun haklarını bilmesi ve kullanabilmesi, toplumun diğer üyeleri ile uyum içinde yaşayabilmesi ve diğerleri gibi etkin bir rol alabilmesi ile doğrudan bağlantılıdır. Dünya tarihinde bireylerin sahip olduğu en eski farklılıklardan birisi olan cinsiyet konusu, insan haklarının benimsenmesi ile eşitsizlik olmaktan çıkarılmaya çalışılmıştır. İnsan hakları konusundaki yükselen duyarlılık, bireylerin üzerlerinde barındırdıkları farklılıkların bir önemi olmaksızın eşit oldukları anlayışını pekiştirmiştir. Toplumsal cinsiyet olgusu, derinliği sabit olmamakla birlikte dünyanın pek çok ülke ve toplumunda yaşanan bir eşitsizlik sorundur. Türkiye, AB ile ilişkilerinin önemli bir ayağını oluşturan toplumsal cinsiyet konusunda uzun yıllar boyunca ikircikli bir tutum izlemişse de, özellikle son yıllarda hem kendi iç motivasyonu hem de AB üyelik müzakere süreçlerinin zorlamalarıyla ilerlemeler kaydetmiştir. 1998 yılından itibaren AB Komisyonu tarafından ortaya konulan Türkiye İlerleme Raporlarında bu alandaki gelişmeler ve iyileşmeler yanında yetersizlik ve eksiklikler sürekli dile getirilmiştir. Gelinen noktada, toplumsal cinsiyet konusu Türkiye’nin AB ile ilişkilerinde henüz tam anlamıyla çözüm üretemediği ve kısa vadede çözüm üretilmesi de mümkün olmayacak sorun alanları arasında yer almaktadır. Bu çalışmada öncelikle toplumsal cinsiyet konusu kavramsal çerçevede incelenmiş, daha sonra da toplumsal cinsiyet konusunun AB bünyesindeki gelişimi ele alınmıştır. AB İlerleme Raporları yıllar itibarı ile ayrı ayrı incelenerek, toplumsal cinsiyet konusunda Türkiye’nin mevzuat ve uygulama boyutunda yaşadığı gelişmeler değerlendirilmiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    European union, multiculturality and minority rights
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2022) Ayata, Ali; Aydın, Sabri
    The questions of what the components of European identity formation are and how inclusive those components will be in the process of new identity construction are among the most discussed issues concerning European Union (EU) nowadays. The new conjuncture, which emerged with the end of the bipolar world order owing to the end of the Cold War, became the factor that ignited the issue of ethnic, religious, lingual and national minority issues in world politics. It also caused the concept of minority and the issue of minority rights to be discussed entirely in EU level. There is a need to address this issue, because in recent years the use of identity as a political argument has been mostly seen in the discussions of multiculturalism, and especially in the EU countries these discussions are made on immigrants and particularly on Muslims. In this context, in this study the historical development of minority rights will be discussed, and the studies made about minority rights in EU countries will be examined. How the phenomenon of minority rights is handled in the EU Acquis, how the freedom of individuals is determined and what the EU's contributions to these rights are the issues this study is going to investigate.
  • [ X ]
    Öğe
    Go east! a history of Hungarian Turanism
    (SETA Foundation, 2023) Güzelipek, Yiğit Anıl; Ayata, Ali
    The polarity changes in the international system in the early 1990s due to the end of the Cold War was not limited to a U.S.centered geopolitical transformation. It also brought with it an extremely determined ideological excitement. The life of this paradigm, which gained an 'iconic' place in the IR literature with Fukuyama's "The End of History" thesis, was shorter than expected. Although the challenge against neo-liberal and capitalist values is identified with the 9/11 attacks in the case of fundamentalism, the real dynamic that causes 'history to continue' is independent of the phenomena of terrorism and violence. 'Nostalgia,' which revived as a reflective phenomenon in the foreign political minds of actors with an imperial past, such as Turkiye, Russia, and Hungary, should be considered the most concrete challenge to U.S.-centrism in the present day. More clearly, romantic nationalism in actors with an imperial past in the historical process represents a highly reflective identity that is likely to be triggered in the future. This situation often manifests itself as a strong emphasis on the 'past' in the foreign policy discourses and practices of the mentioned actors. These discourses, which are extremely motivating for the public, turn into a perfect harmony between the public's expectations and foreign policy discourses after a certain period of time. These discourses, which generally target the hegemony of the dominant power in the international system, are actually evaluated in a revisionist context towards the status quo.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Immanuel Wallerstein’in Dünya Sistemleri teorisi bağlamında göç olgusu
    (2023) Ayata, Ali; Karataş, Halil
    Dünya, varoluşundan bugüne uzun zaman geçmiş bir sistemler bütünüdür. Birçok küçük sistemi içinde barındıran büyük bir sistemler kümesi olarak da adlandırılabilir. Bu kümede yer alan her eleman kendi içerisinde birçok olay ve olguyu barındırmaktadır. Dünya toplumu da ilk insandan günümüze dek bu tür birçok sisteme şahitlik etmiş ve etmeye devam etmektedir. Diğer canlı ve cansız varlıkların sahip olduğu sistemlerden farklı olarak insanlar tarafından oluşturulan sistemler toplumsal, ekonomik ve siyasi sebeplerden ötürü sürekli olarak değişmiş ve gelişmiştir. Kümülatif bir ilerleme şeklinde gerçekleşen bu değişim ve gelişim medeniyetin ileri boyutlara ulaşması ve insanların göç yoluyla farklı coğrafyalara dağılmasıyla coğrafi olarak daha geniş bir alana yayılmıştır. Bu bağlamda dünya sistemlerinin oluşumu ve göç olgusu birbirleri ile sıkı bir ilişki içerisindedirler. Immanuel Wallerstein’in dünya sistemleri tezi ile göç olgusu arasında karşılıklı bir oluşturucu etki söz konusudur. Bu karşılıklı etkileşim göç olgusu ile mevcut dünya sisteminin birbirleri açısından iki önemli konsept olduğunun en önemli kanıtlarından biridir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Modern göç konseptinin uluslararası bağlamda güvenlikleştirilmesi
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2023) Ayata, Ali; Karataş, Halil
    Göç insanlık tarihi boyunca var olan ve güvenlik bakımından insan hayatını derinden etkileyen önemli bir olgudur. İnsanlar göç hareketleri sonucunda birbirleri ile etkileşime girmişlerdir. Bu etkileşimler toplumdan topluma değişmekle birlikte farklı uzunlukta sürelerde gerçekleşmiş veya devam etmektedir. Göç olgusu başlangıçta güvenlik ile ilgili bir sorun değilken zamanla uluslararası düzeyde bir güvenlik problemi haline gelmiştir. Göç nedeniyle yerel kültürlerde oluşan tehdit algısı, göç nedeniyle meydana gelen toplumsal karmaşalar ve bunlara benzer durumlar göç olgusunun güvenlik bağlamında değerlendirilmesini zaruri hale getirmiştir. Göç kavramının güvenlik problemi boyutu Kopenhag Okulu teorisyenleri tarafından geliştirilen güvenlikleştirme konseptinin önermeleri ile açıklanacağı bu çalışmada göç olgusunun tarih boyunca kendiliğinden gelişen güvenlikleştirme süreci uluslararası düzeyde incelenecektir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Modern Göç Konseptinin Uluslararası Bağlamda Güvenlikleştirilmesi
    (2023) Ayata, Ali; Karataş, Halil
    Göç insanlık tarihi boyunca var olan ve güvenlik bakımından insan hayatını derinden etkileyen önemli bir olgudur. İnsanlar göç hareketleri sonucunda birbirleri ile etkileşime girmişlerdir. Bu etkileşimler toplumdan topluma değişmekle birlikte farklı uzunlukta sürelerde gerçekleşmiş veya devam etmektedir. Göç olgusu başlangıçta güvenlik ile ilgili bir sorun değilken zamanla uluslararası düzeyde bir güvenlik problemi haline gelmiştir. Göç nedeniyle yerel kültürlerde oluşan tehdit algısı, göç nedeniyle meydana gelen toplumsal karmaşalar ve bunlara benzer durumlar göç olgusunun güvenlik bağlamında değerlendirilmesini zaruri hale getirmiştir. Göç kavramının güvenlik problemi boyutu Kopenhag Okulu teorisyenleri tarafından geliştirilen güvenlikleştirme konseptinin önermeleri ile açıklanacağı bu çalışmada göç olgusunun tarih boyunca kendiliğinden gelişen güvenlikleştirme süreci uluslararası düzeyde incelenecektir
  • [ X ]
    Öğe
    Paradoxes of nostalgia: cold war triumphalism and global disorder since 1989
    (SETA Foundation, 2023) Güzelipek, Yiğit Anıl; Ayata, Ali
    Paradoxes of Nostalgia: Cold War Triumphalism and Global Disorder since 1989
  • [ X ]
    Öğe
    The sources of Russian foreign policy assertiveness
    (SETA Foundation, 2023) Güzelipek, Yiğit Anıl; Ayata, Ali
    The polarity changes in the international system in the early 1990s due to the end of the Cold War was not limited to a U.S.centered geopolitical transformation. It also brought with it an extremely determined ideological excitement. The life of this paradigm, which gained an 'iconic' place in the IR literature with Fukuyama's "The End of History" thesis, was shorter than expected. Although the challenge against neo-liberal and capitalist values is identified with the 9/11 attacks in the case of fundamentalism, the real dynamic that causes 'history to continue' is independent of the phenomena of terrorism and violence. 'Nostalgia,' which revived as a reflective phenomenon in the foreign political minds of actors with an imperial past, such as Turkiye, Russia, and Hungary, should be considered the most concrete challenge to U.S.-centrism in the present day. More clearly, romantic nationalism in actors with an imperial past in the historical process represents a highly reflective identity that is likely to be triggered in the future. This situation often manifests itself as a strong emphasis on the 'past' in the foreign policy discourses and practices of the mentioned actors. These discourses, which are extremely motivating for the public, turn into a perfect harmony between the public's expectations and foreign policy discourses after a certain period of time. These discourses, which generally target the hegemony of the dominant power in the international system, are actually evaluated in a revisionist context towards the status quo.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Türk idare tarihinde sosyal devlet anlayışının topluma yansıtılması açısından vakıf medeniyetinin yeri
    (2023) Güler, Ayşegül; Ayata, Ali
    İnsanlığın ilk dönemlerinde varlık sahipleri, servetlerini başkalarının ihtiyacını karşılamak amacıyla dünyevi beklenti olmadan vakfederdi. Batı dünyasında 19.yüzyılda sosyal devlet kurumları, vatandaşların devlete bağlılığını artıracağına inanılarak desteklenmiştir. Türk idare tarihinde ise, İslam medeniyeti dairesine girilmeden önce göçebe hayat sürülen dönemde, zenginlikler sahip olunan hayvan varlığına dayanırdı. Hükümdarlar baharda yapılan toyda zenginliklerini ihtiyaç sahiplerine verir, ekonomik açıdan sıradan vatandaş gibi yönetim görevini üstlenirdi. İslamiyet’te Hz. Peygamberin (sav) sahip olduğu hurmalıkları vakfetmesiyle kurumsallaşma yaygınlaşmış yardım faaliyetleri toplumda ayrım gözetmeden karşılık beklemeden yürütülmüştür. Türkler İslamiyet’i benimseyince vakıf faaliyetleriyle çağlarına damga vurmuş, canlılarla ilgili konularda vakıflar kurularak toplumda sınıf çatışmaları önlenmiştir. Osmanlı Devleti’nde mükemmelleşen vakıflar güvenlik ve adalet dışındaki faaliyetleri kapsayacak şekilde hizmetlerini genişletmiştir. Osmanlı Devleti’nde 18.yüzyıl sonrasında başlayan bozulmadan vakıflar etkilenmiş, işlevlerini yapamamış, varlıkları yağmalanmıştır. Hizmetleri karşılığında vatandaştan katkı talep etmeyen vakıflar günümüzde yardımlara aracılık ederek tarihi misyonundan uzaklaşmıştır. Çalışmada vakıf müessesesinin Türkİslam medeniyetindeki gelişimi, idare tarihi içerisindeki sosyal sorumlukların yerine getirilmesindeki rolü incelenecektir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Türkiye'deki muhafazakar sağ iktidarların dış politika inşasında batılılaşmanın rolü: Anavatan Partisi örneği
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2020) Takkaç, Hande Saadet; Ayata, Ali
    Bu çalışma, Türkiye'deki muhafazakar sağ iktidarlardan birisi olan Anavatan Partisi'nin 1983- 1993 yıllarını kapsayan Özal'ın fiili liderliği dönemlerindeki Türk dış politikasını incelemektedir. O dönem itibarıyla Dünya'da egemen olan Yeni Sağ düşüncenin kökeni olarak muhafazakar düşünce'nin Özal liderliğindeki Anavatan Partisi iktidarlarında dış politikadaki yansımaları geçmiş araştırma bulgularından yararlanılarak ayrıntılı olarak analiz edilmiştir. Çalışmanın ulaştığı sonuçlara göre; Özal ve ANAP iktidarlarının Tanzimat Dönemi ile başlayan geleneksel batılılaşma anlayışını kısmen değiştirerek sürdürdüğü, öte yandan Türk muhafazakarlığının iki ana akımını oluşturan İslamcılık ve milliyetçilik düşüncesine uygun karar ve politikaları benimseyerek uygulamaya çalıştığı görülmektedir. Anahtar Kelimeler: Muhafazakarlık, Türk Dış Politikası, Anavatan Partisi ve Turgut Özal

| Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Karaman, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim