2024 - Cilt: 1 Sayı: 2
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Türk sanatına ait imgelerin günümüz türk plastik sanatlarında sembol olarak kullanımı ( rauf tuncer ve abdülgani arıkan örneği )(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Yılmaz, Ahmet HakanÇağdaş Türk resminde sembol kullanımı 1940’lardan itibaren yaygınlaşmış, 1950’lerden sonra ise güçlenerek önem kazanmıştır. Sanatçılar, geleneksel sanatlardan ve sembollerden faydalanarak soyut kavramları somutlaştırmış ve yeni yorumlar ortaya koymuştur. Bu süreçte Bedri Rahmi Eyüpoğlu, Adnan Turani, Can Göknil gibi sanatçılar, Türk sanatlarının biçimsel yapısını çağdaş eğilimlerle birleştirerek eserler üretmiştir. Halı-kilim, minyatür, hat, tezhip gibi geleneksel sanatlar ilham kaynağı olmuştur. Arkeolojik buluntular, eski Türklerin doğayı betimlemede başarılı olduğunu ve stilizasyon yöntemlerinin resim kaynaklı olduğunu göstermektedir. Çağdaş Türk resim sanatının gelişiminde sembolist anlatımla birlikte içerik ve anlam zenginliğinin yeni bir boyut kazandığı bilinmektedir. Geleneksel yaşamların, buna ait motiflerin ve imgesel değerlerin, kültür aktarımlarının, biçimsel yansımalarının dünya sanat tarihi içerisinde özgün bir yer edindiği çağdaş sanatımızda, birçok sanatçı Geleneksel Türk sanatlarına öykünen eserlerle dikkat çeker. Geleneğe ait imge, sembol ve motiflerden, izlerden örnekler sergileyen kimi sanatçılarda ele alarak işledikleri imge ya da sembolleri bilinçli bir şekilde, kim sanatçılarda ise plastik değerler açısından biçimsel deformasyon ve form kaygısıyla ele alındığı görülmektedir. Çalışma seçili Sanatçılar olan Raif Tuncer ve Abdülgani Arıkan’ın eserleri üzerinde yapılan incelemeye dayanmaktadır. Bu çalışma ile sanatçıların eserlerinde bilinçli ya da bilinç motif kullanımı üzerine yapılan tartışmaları ele almış eserler üzerinden değerlendirme yapılarak imge ve sembol kullanımının dayandığı veriler ortaya konmuştur.Öğe Mevlana dergâhı tilavet odası'nda bulunan hat levhalarının estetik ve teknik yönlerinin incelenmesi(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Yılmaz, RaziyeMevlâna Dergâhı, Osmanlı hat sanatının önemli örneklerine ev sahipliği yapan Tilavet Odası’ndaki hat levhalarıyla dikkat çekmektedir. Bu çalışma, Mevlâna Müzesi Tilavet Odası’nda sergilenen hat levhalarını sanatsal, estetik ve teknik açılardan analiz etmeyi amaçlamaktadır. Araştırmada, levhaların yazı türleri, hattatları, kullanılan malzemeleri, tezhip özellikleri ve istif teknikleri ele alınmıştır. Gözlem, literatür taraması ve arşiv belgeleri gibi yöntemler kullanılarak levhaların tarihi ve sanatsal bağlamı incelenmiştir. Elde edilen bulgular, levhaların Osmanlı hat sanatının klasik üslubunu yansıttığını ve özellikle sülüs, celi sülüs ve ta‘lik yazı türlerinin kullanıldığını ortaya koymaktadır. Çalışma, Tilavet Odası’ndaki hat levhalarının sanat tarihi içindeki önemine vurgu yaparak, bu eserlerin korunması ve gelecekteki araştırmalara katkı sağlaması adına çeşitli öneriler sunmaktadır.Öğe Seramik sanatında sgrafitto tekniği ve uygulamaları(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Dilay, SedaÇağlar boyunca insanoğlu, pek çok ihtiyacını karşılamak amacıyla kullandığı seramik malzemeden çeşitli eşyalar üretmiştir. Bunlara antik çağlardaki ürünlerden, dini tören nesnelerine, mimari yapı elemanlarından, dekoratif süs eşyalarına iletişim amaçlı belgelerden kil tabletlere kadar pek çok örneği üretilmiştir. Öncelikle işlevsellik, sonrasında ise görsellik, estetik ve beğeni kaygılar nedeniyle, seramik ürünlerin yüzeyleri çeşitli şekillerde dekore edilmiştir. Bunlardan astar dekorlama tekniklerinin kullanıldığı seramiklerin ait oldukları dönem açısından estetik değer taşımasının amaçlandığı söylenebilir. Tarihsel süreçler boyunca kullanılan astarlar, seramik yüzeylerde çeşitli şekillerde kendisini göstermiştir. Seramik gövde rengini değiştirmek, farklı bir zemin rengi elde edebilmek amacıyla astarlama yapılmıştır. Seramik ürünlerin dekorlanmasında ürünün kaplanması için uygulanan astar kazıma tekniği, yüzeye sürülen tabakanın kazınması suretiyle uygulanmaktadır. Bu teknikte gövdede farklı renklerde astar veya boyalar kullanılır. Önceleri günlük kullanıma yönelik üretilen ilk seramik kap kacaklar, su geçirmezlik özelliğini astarın keşfiyle kazanmıştır. Yaşadığı çağın sanat anlayışı ve teknolojisine ışık tutan dekorlama tekniği, dönemsel bir üslup haline dönüşmüştür. Dönem seramikleri şeklinde adlandırılan bu üretimler, insanın araç gereç yardımıyla yaptığı ilk kanıtlayıcı belgeler arasında yer almaktadır. Yaşamın izlerini taşıyan bu ürünler zaman içerisinde; çizgi, renk, şekil, resim, yazı veya sembolleri ifade etmek amacıyla kazınarak sanat adına daha derin ve estetik arayışlara girişilmiştir. Bu çalışma kapsamında, seramikte yaygın şekilde kullanılan bir dekorlama tekniği olan astar kazıma ile ilgili olarak literatür ve görsel incelemeleri yapılmıştır. Yapılan incelemeler, seramiğin sanat olarak gelişiminin farklı kültür ve coğrafyalarda, çeşitli dönemlerde üretildiği, kullanıldığı ve sürekli geliştirildiği gözlenmiştir. Başta Anadolu topraklarında yaygın olarak gelişmesi pek çok örneğin verilebildiğini göstermiştir. Astar kazıma uygulamaları ile ilgili yapılan araştırmalar neticesinde, kişisel uygulamalar bölümü yer almaktadır. Burada yer alan örneklerde genellikle Anadolu Selçuklu Dönemi’nde kullanılan motiflerden hareketle özgün yorumlamalar yapılmıştır. Seramik gövdelere yapılan astar kazıma uygulamalarının görsel örneklerine de yer verilmiştir.Öğe Batı resim tarihinde Türk halılarının tasviri(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Diğler, MustafaTarih boyunca Orta Asya`dan Anadolu'ya kadar Türk sanatkârlarının sadece düğüm örmekle kalmayıp, kültür ve inanç sistemlerini de derinden benimsedikleri, desenlerinde sembolik anlamlarla dolu mesajlar aktardıkları bilinmektedir. Ancak bu gizemli dili günümüzün seri üretilen eserlerinde bulamıyoruz ve hala tüm eserlerde bulunduğunu iddia edemeyiz. Dünya halı tarihinde oldukça önemli bir yere sahip olan Türk halılarının kökeni, Orta Asya Türkleri tarafından yapılan, dünyanın en eski ve ilk düğümlü halıları olan Pazırık halılarına kadar uzanmaktadır. Pazırık'tan bu yana Türk sanatçılar, gündelik tekstiller ve ticari amaçla üretilen taklitler dışında tüm eserlerine mutlak anlam, dil ve söylem yüklemişlerdir. Bu sembolik ifadeyi Pazırık merkezindeki 24 yıldızda, Oğuz boyunun 24 oymağa bölünmesinde ve Selçuklu hanedanının İslam kültürüyle yeni oluşumunda görmek mümkündür. Türk kilim geleneği Anadolu Selçukluları tarafından da sürdürülmüştür. Bu eşsiz sanat, Anadolu'da dokunan Selçuklu halılarında doruğa ulaştı. Türk halı sanatının ikinci görkemli dönemi 16. yüzyılda Uşak ve çevresinde dokunan madalyon motifleri ve çiçek desenli halılarla başlamıştır. 16. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu dönemine rastlamaktadır. 19. yüzyıl, Bursa ve çevresinde natüralist halı dokumanın altın çağını yaşadı. Türk medeniyetinin ve kültürünün ayrılmaz bir parçası olan el dokuması kilimler, tarih boyunca yabancıların ayrıcalığı olarak değerlendirilmiş ve bunların resimlerle tasvir edilmesi moda olmuştur. Rönesans döneminde Avrupalı ressamlar tarafından çeşitli ülkelere yapılan dini ve sosyal temalı tablolarda yer alan Türk halıları, zenginliğin ve ihtişamın ifadesi olarak kabul edilmiştir. Bu çalışmada, Türk halılı batılı ressamların yapmış olduğu resimler üzerine literatür çalışması yapılmıştır. Ayrıca incelediğimiz resimlerin ressamları ortaya koydukları resimler ve Türk halılarının motif özellikleri ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Sanat tarihi disiplini içerisinde halıların Türk kültür tarihindeki yeri ve Türk kültürüne etkilerinin ortaya konulması amaçlanmıştır.Öğe Dijital sanatın yaratıcılığı teşvik etmesi ve dijital platformların resim sanatına katkısı(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Yilmaz, Merve; Özkartal, MehmetDijital sanat, teknoloji ve sanatın birleşiminden doğan yenilikçi bir alan olarak, yaratıcı süreçlerde köklü dönüşümler sağlamaktadır. Bilgisayarların işleme gücü ve yazılımların esnekliği, sanatçıların geleneksel sınırların ötesine geçerek özgün ve interaktif eserler üretmesine olanak tanımıştır. Üç boyutlu modelleme, yapay zekâ ve sanal gerçeklik gibi teknolojiler, dijital sanat ve dijital resim alanlarında estetik ve teknik açıdan zenginleştirici bir etkide bulunmuştur. Dijital platformlar, sanatın sergilenme ve paylaşım yöntemlerini dönüştürerek, çevrimiçi galeriler ve sanal sergiler aracılığıyla geniş kitlelere ulaşmasını sağlamıştır. Ayrıca, sosyal medya gibi etkileşimli ortamlar, sanatçılar ile izleyiciler arasında daha güçlü bağlar kurulmasına zemin hazırlamış, sanatı daha erişilebilir bir hale getirmiştir. Dijital sanat, yaratıcı süreçleri ve sanatsal ifadeyi yeniden şekillendirerek, sanatçıların yeni görsel ve kavramsal diller geliştirmesine imkân tanımaktadır. Bu makale, dijital sanat ve dijital resmin yaratıcılığı teşvik etme potansiyelini, dijital platformların sanatsal üretim ve sergileme üzerindeki etkilerini incelemekte ve bu yeniliklerin çağdaş sanat üzerindeki dönüştürücü rolünü vurgulamaktadır.












