2024 - Cilt: 6 Sayı: 2

Bu koleksiyon için kalıcı URI

https://hdl.handle.net/11492/10560

Listeleniyor 1 - 8 / 8

Ortaokul 6. sınıf öğrencilerinin tam sayılara ilişkin metaforik algılarının incelenmesi
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Özyurt, Yücel; Şentürk, Cihad
Bu çalışmanın amacı ortaokul 6. sınıf öğrencilerinin pozitif tam sayı, negatif tam sayı, sıfır ve mutlak değer kavramlarına yönelik sahip oldukları metaforik algıları belirlemektir. Öğrencilerin metaforik algılarını belirlemek amacıyla nitel araştırma yöntemlerinden fenomenoloji yöntemi seçilmiştir. Katılımcılar, 2022-2023 eğitim-öğretim yılı Karaman ilinde bulunan resmi ortaokullardan maksimum çeşitlilik örneklemesi ile belirlenmiştir. Araştırma, daha öncesinde kendilerine tam sayı kazanımları verilmiş olan 530 altıncı sınıf öğrencisi ile gerçekleşmiştir. Veri toplama aracı olarak tam sayılara ilişkin metafor oluşturmaya yönelik sorulardan ve bu metaforlara yönelik görsellerin çizileceği alanlardan oluşan form kullanılmıştır. Araştırma sonucunda; “pozitif tam sayı” kavramı için 77 farklı metafor ve 11 ayrı kategori, “negatif tam sayı” kavramı için 75 farklı metafor ve 10 ayrı kategori, “sıfır” kavramı için 77 farklı metafor ve 9 ayrı kategori, “mutlak değer” kavramı için 90 farklı metafor ve 11 ayrı kategori oluşturulmuştur. Araştırma bulgularına göre öğrenciler tarafından oluşturulan metaforların günlük yaşamla ilişkili olduğu, ayrıca öğrencilerin pozitif tam sayı, negatif tam sayı ve sıfır kavramlarına yönelik metafor oluşturmada mutlak değer kavramına göre daha başarılı oldukları sonucuna ulaşılmıştır.
Okul iklimi özelliklerinin öğrencilerin okuryazarlık düzeyleri üzerine etkileri: PİSA 2018 verileri incelemesi
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Yüksel, Muammer
Bu çalışmanın amacı öğrenciler tarafından algılanan okul özelliklerinin öğrencilerin okuma becerileri, fen ve matematik okuryazarlıkları üzerinde etkili olan değişkenlerin belirlenmesi ve olası etkilerine yönelik önerilerin sunulmasıdır. Araştırmanın amacından yola çıkılarak PISA 2018 uygulamasından Türkiye örneklemi üzerinden elde dilen veriler kullanılmıştır. Öncelikle veriler incelenmiş ve analize hazır hala getirilmiştir. Değişkenlerin okuryazarlık düzeyleri üzerinde etkili olup olmadıklarının belirlenmesi için yapısal eşitlik modellemesi (YEM) kullanılmıştır. Okuryazarlık düzeyleri üzerinde etkili olduğu düşünülerek araştırmaya dahil edilen okul özellikleri; okula verilen değer, başarısızlık korkusu, öğrenme hedefleri, okul aidiyeti, okulun rekabetçi ortamı, okulda zorbalığa maruz kalma ve okulda algılanan işbirliği değişkenleridir. Yapılan analizler sonucunda her üç okuryazarlık düzeyinde benzer değişkenlerin anlamlı olduğu belirlenmiştir. Her üç okuryazarlık düzeyinin; okul iklimini yansıtan benzer değişkenler tarafından yordandığı belirlenmiştir. Bu değişkenler başarısızlık korkusu, hedef yönelimi, okulun rekabetçi ortamına yönelik algı, zorbalığa maruz kalma ve okulun işbirlikçi ortamına yönelik öğrenci algısı değişkenleridir.
Yapay zekâ destekli dil işleme modeli olan ChatGPT’nin Sosyal Bilgiler dersi ile ilgili görüşlerinin değerlendirilmesi
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Yalçın, Ali
Son dönemde, teknoloji tabanlı uygulamalarda önemli ilerlemeler kaydedilmektedir, özellikle yapay zekâ temelli yeni uygulamaların, insan beyni gibi konuşma, yazma, algılama, metin üretme ve taklit etme gibi işlevsel yeteneklere sahip olduğu gözlemlenmektedir. Bu gelişmeler, akıllı algoritmaların kullanımıyla gerçekleşmektedir. Son bir yıldır insanlar tarafından sıklıkla kullanılan bir yapay zekâ ürünü olan ChatGPT, eğitimin her alanında kullanılabilecek sohbet robotlarından biridir. Bu uygulamayı güçlü kılan şey, soru-cevap özelliğiyle metinleri doğru bir şekilde açıklaması, kurallı ve doğru cümle yapısı ve her konuda tatmin edici bilgiler sunmasıdır. Bu bağlamda araştırmanın amacı, yapay zekâ destekli dil işleme modeli olan ChatGPT’nin Sosyal Bilgiler dersi ile ilgili görüşlerini belirlemektir. Bu nedenle Sosyal Bilgiler dersi öğretim programı ve literatür temel alınarak 16 soru hazırlanmış ve daha sonra ChatGPT’nin çevrim içi uygulamasında soru-cevap şeklinde uygulama gerçekleştirilmiş ve elde edilen metinsel açıklama verileri, dijital ortama aktarılmıştır. Bu araştırmanın sonuçlarına göre ChatGPT, Sosyal Bilgiler dersi ile ilgili hazırlanan sorulara çoğunlukla doğru bir şekilde yanıt verdiği saptanmıştır. Özellikle Sosyal Bilgiler dersine yönelik metinsel açıklamaları başlıklar halinde sıralaması ve dili etkin kullanması dikkat çekicidir. Bu açıdan değerlendirildiğinde gelecekte sınıf ortamında bu yapay zekâ destekli araç ve uygulamaların Sosyal Bilgilerde etkili bir şekilde kullanılabileceği tahmin edilmektedir.
Covid-19 sürecinde okullarda insan kaynakları yönetiminde meydana gelen değişiklikler
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Şirin, Sibel; Kısa, Nuray
Bu çalışma, Covid-19 sürecinde okullarda insan kaynakları yönetiminde meydana gelen değişiklikleri okul yöneticilerinin görüşlerine dayalı olarak belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Çalışma yürütülürken alanyazında rastlanan insan kaynakları yönetiminin işlevleri temel alınmıştır. Farklı kaynaklar incelenerek ele alınan işlevler insan kaynağını planlama, bilgilendirme, yetiştirme ve geliştirme, sağlığın korunması, güdüleme, ödül, disiplin ve ders denetimi başlıkları altında toplanarak incelenmiştir. Nitel araştırma yöntemlerinden olan fenomenoloji deseni ile tasarlanmış olan araştırmaya 2021-2022 eğitim-öğretim yılında Niğde il merkezinde farklı kademelerde (ilkokul, ortaokul ve lisede) çalışmakta olan ve maksimum çeşitlilik örnekleme ile belirlenmiş 11 müdür yardımcısı ve 5 okul müdürü olmak üzere toplam 16 okul yöneticisi katılmıştır. Veri, araştırmacı tarafından geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmış ve içerik analizi ile çözümlenmiştir. Araştırmada ulaşılan temel sonuç, Covid-19 sürecinde okullarda insan kaynakları yönetiminin planlama, bilgilendirme, yetiştirme ve geliştirme, sağlığın korunması, güdüleme, ödül ve ders denetimi işlevlerinde değişiklikler meydana geldiğidir. Bu değişiklikler, her işlev için değerlendirildiğinde, planlama işlevi açısından pandemi sürecinde çevrimiçi uygulamaların kullanımının arttığı, teknoloji kaynakları sorunların ortaya çıktığı ve hizmet personeline olan ihtiyacın azaldığı; bilgilendirme işlevinde online platform kullanmanın yaygınlaştığı ve bilgilendirme konularında sağlık ve uzaktan eğitime ağırlık verildiği ortaya çıkmıştır. İnsan kaynaklarının geliştirilmesinde verilen eğitimlerin sıklığının arttığı ve eğitimlerin online platformlara taşındığı, eğitim konularının pandeminin oluşturduğu ihtiyaçlara göre çeşitlendiği (uzaktan eğitim, teknoloji ve psikolojik dayanıklılık gibi); ancak eğitimin kalitesinde azalma olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır. Sağlığın korunmasında pandemi tedbirlerinin ve sağlıkla ilgili yapılan bilgilendirmelerin arttığı; insan kaynağının motive edilmesinde sürecin zorlaştığı ve içsel motivasyonun öneminin ortaya çıktığı; insan kaynağının ödüllendirilmesinde yaşanan zorlu süreç nedeniyle öğretmenlerin hemen hemen yaptıkları tüm çalışmaların ödüle layık görüldüğü; ders denetimi işlevinde ise denetimin tamamen online platformlar üzerinden yapıldığı, denetlemede online platformlardaki raporlardan yararlanıldığı ve denetleme kriterlerin de buna göre değiştiği sonuçlarına ulaşılmıştır. Ulaşılan bir diğer sonuç, insan kaynaklarının disiplin işlevinde belirgin bir değişiklik olmadığıdır; okul yöneticilerinin çoğunluğu pandemi sürecinde yaşanan birçok olumsuz duruma rağmen insan kaynakları ile ilgili herhangi bir disiplin sorunu yaşamamıştır.
Türkçe çocuk Youtube kanallarının popüler kültür açısından incelenmesi
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Bulut Pedük, Şenay; Örenoğlu, Sultan; Mohammadzadeh Sardroud, Ebrahim; İmamoğlu, Sümeyye Nur
Hazırlanan bu araştırmada YouTube’ta yer alan çocuk kanallarının popüler kültür bağlamında farklı değişkenler açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma amacına uygun bir şekilde nitel araştırma yöntemi olan fenomenoloji deseninde tasarlanmıştır. Çalışma grubu, amaçlı örnekleme türlerinden olan ölçüt örnekleme yoluyla belirlenmiştir. Araştırmanın çalışma grubu çocukların rol aldığı Türkçe içerik üreten çocuk YouTube kanallarından oluşmuştur. Kanalları incelemek için 30.11.2023 tarihi esas alınmıştır. Ayrıca, araştırmaya en çok abone ve izlenme oranına sahip 30 çocuk YouTube kanalı dahil edilmiştir. Araştırma kapsamında incelenen videolarda popüler kültürün birçok noktada çocukların hayatına yön verdiği, çocukların görünür olmasına ebeveynlerinin destek olduğu, çocukların ve ailelerinin devamlı olarak kendisini ön planda tutmak istediği, videolar ile yüksek meblağların kazanıldığı, YouTuber’ların farklı mecralarda da var olmak istediği, kullanıcı yaş sınırının 13 olduğu YouTube platformunda bu sınıra uyulmadığı ulaşılan sonuçlar arasında yer almaktadır. Araştırmadan alınan sonuçlara göre önerilerde bulunulmuştur.
Dil eğitiminin psikolojik temelleri
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Toksöz, Sibel
Dil öğretim teorisi, psikolojiyle uzun süredir devam eden bir bağlantıya sahiptir. Psikoloji, bireyleri hem dil kullanıcıları hem de öğrencileri olarak ele alır. Dil öğretimi bireysel dil öğrenimine adandığı için, dil kullanımı ve öğrenimi ile ilgili psikolojik prensipler, hatırlama, motivasyon, zorluklar ve sınırlamalar gibi, dil öğretim teorisinin ayrılmaz bir parçası olan kritik öğrenme süreçlerini değerlendirmek ve açıklamak için sıkça kullanılır. Bilişsel süreçler ile dil öğrenimi arasındaki karmaşık bağlantının farkına vararak, eğitimciler giderek dil öğretiminin psikolojik yönlerine odaklanmışlardır. Bu araştırma, bu bağlantıyı daha fazla keşfetmeyi amaçlayarak, psikoloji ve dil öğretiminin birbirini nasıl tamamladığını açıklamayı hedeflemektedir. Önemli teorileri ve prensipleri açıklayarak, bu çalışma psikolojik kavramların dil öğretim yöntemlerine nasıl katkıda bulunduğunu ve onları nasıl geliştirdiğini netleştirmeyi amaçlamaktadır. Bu birbirine bağlı alanların detaylı bir şekilde incelenmesi ile, çalışma eğitimciler, müfredat geliştiricileri ve dil öğrencileri için değerli iç görüler sunmayı hedeflemektedir.
Dijital yerlilerin dijital medya algıları
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Demirel, Özlem; Demir, Erdal
Milenyum çağı olarak adlandırılan 2000 yılı ve sonrasında dünyaya gelen çocuklar daha çok teknolojik araç gerecin kullanıldığı evlere doğmuşlardır. Bu da çocukların teknolojiye daha hızlı ve kolay uyum sağlamalarını kolaylaştırmıştır. Nispeten teknoloji ile donatılı evlerde büyüyen çocuklar erken dönemlerden itibaren bu araç gereçleri kullanma becerilerine sahip olmaktadırlar. Bu durum da okuma yazma becerileri gelişmemiş dahi olsa çocukların bunlar hakkında fikir sahibi olmasını ve nasıl kullanılacağını görerek öğrenmesini sağlamıştır. 2000 yılı ve sonrasında doğan çocuklar belirtilen bu durumlardan da yola çıkılarak “dijital yerli” olarak kavramsallaştırılmıştır. Bu çocukların ebeveynleri için ise “dijital göçmen” tanımlaması yapılmıştır. Dijital yerli olan çocuklar dijital dünyaya doğar doğmaz giriş yaparken; dijital göçmen olan ebeveynleri yaşamlarının belirli bir evresinde teknolojiyi hayatlarına dâhil etmişlerdir. Bu durumda dijital yerli olan çocuklar dijital göçmen olan ebeveynlerine oranla teknoloji ile daha iç içe olmuşlardır ve olmaya da devam etmektedirler. Bu çalışma kapsamında verilenlerden hareketle 2022-2023 eğitim öğretim yılı Karaman il merkezine bağlı dezavantajlı bir okulda öğrenim göre 31 çocuk ile çalışılmıştır. 60-72 ay okul öncesi dönem çocukların dijital medya denilince ne algıladıklarının tespit edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaç kapsamında nitel bir çalışma yürütülmüş ve çocukların vermiş oldukları cevaplar temalaştırılarak sunulmuştur.
Okul dışı bilim kampı çalışmasının çevreye ve bilimsel çalışmalara yönelik tutumlara etkisi
(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2024) Yıldırım, Yusuf; Güneş Torun, Işılay; Çınartaş, Musa
Bu araştırmada amacı okul dışı ortamlarda yürütülen bilim kampı çalışmalarının öğrencilerin çevreye ve bilimsel süreçlere yönelik tutumlarına etkisinin belirlenmesi şeklindedir. Ayrıca öğrencilerin bilim kampı sürecine ilişkin görüşlerini tespit etmek amaçlanmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu bilim kampı şeklinde okul dışı ortamlarda yürütülen projeye katılan İnegöl’deki ortaokullarda eğitim alan 30 öğrenci oluşturmaktadır. Karma desen olarak tasarlanan araştırmada nitel ve nicel veri toplama araçları birlikte kullanılmıştır. Nicel veri analizi sürecinde normallik durumuna bakıldıktan sonra gruplarda katılımcı sayılarının az olmasından dolayı nonparametrik istatistiklerden WİLCOXON işaretli sıralar teste, nitel veriler ise betimsel analize tabi tutulmuştur. Yapılan analizler sonunda öğrenci puanlarında sontest lehine artış tespit edilmiştir. Ayrıca izleme testi ile sontestte elde edilen puan ortalaması korunmuştur. Toplam puan değerlendirildiği zaman okul dışı ortamda yürütülen bilim kampı çalışmasının katılımcı öğrencilerin çevreye ve bilimsel süreçlere yönelik tutumlarını olumlu etkilediği tespit edilmiştir. Bilim kampı aracılığıyla öğrencilerin bilimsel araştırma becerilerini kazandıkları, bilimsel araştırmalara ilgi duydukları ve çevreye yönelik duyarlılık kazandıkları belirlenmiştir.

Güncel Gönderiler