2023 - Cilt: 6 Sayı: 2

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 6 / 6
  • Öğe
    The necessity and chance in Aristotle’s theory of society and ethics
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2023) Akgün, Recep Cemali
    This study deals with Aristotle’s ideas on society in the context of his ethical and political philosophy focusing on the question of whether society emerges out of necessity or chance. Since his social philosophy is part of his ideas on society, morality, and politics, to respond to this question it analyzes his ideas on society as interconnected to his moral and political views. Moreover, it explains his ideas on life, soul, and mind exhibiting Aristotle’s perspective on these ideas in his philosophical system. Therefore, the study examines these ideas about his general philosophy concerning discussions about mind, life, human, and politics. Accordingly, it posits that society is the outcome of collective good and happiness, which is achieved through ethical behaviour. This habituation is the very product of politics that occurs through moral behavior whose telos is a just life amongst fellow humans. In this sense, it claims that Aristotle puts forward that society is not the product of either necessity or chance since human actions are neither automatic results of natural laws nor uncontrollable external forces.
  • Öğe
    Hüyük (Konya) ağzından Derleme Sözlüğü’ne katkılar
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2023) Bülbül, Ömer
    Ağız, genel olarak belli bir yerleşim yerinde yaşayan insanlara özgü konuşma şeklidir denebilir. Özellikle ülkenin standart dilinde veya tarihî yazı dillerinde bulunmayan dil özelliklerinin ağızlarda tespit edilmesi, onların önemini ortaya koyan bir durumdur. Konuşurları günden güne yok olan ağızların gerek sesli gerekse görüntülü kayıtlarla derlenmesi, kültürel zenginliklerin korunup saklanmasını da sağlayacaktır. Bunların korunması için de uzun yılların bir birikimi olarak Derleme Sözlüğü oluşturulmuş ve günümüze kadar bu sözlüğe birçok eklemeler yapılmıştır. İşte bu çalışma ile daha önce üzerine etraflıca bir araştırma yapılmamış olan Konya iline bağlı Hüyük ilçesi ve yöresi ağızlarından tespit edilen ve Derleme Sözlüğü’ne katkı sağlayacağını düşündüğümüz 275 adet kelime üç grupta verilmiştir. Birinci grupta Derleme Sözlüğü’nde Hüyük ağzındaki anlamıyla olan ancak konuşulan yerler arasında Hüyük’ün yer almadığı kelimeler, ikinci grupta Derleme Sözlüğü’nde olan ancak Hüyük ağzındaki anlamıyla kullanılmayan kelimeler, üçüncü grupta Derleme Sözlüğü’nde olmayan kelimeler alfabetik olarak verilmiştir. Ayrıca ilk iki grupta verilen kelimelerin Derleme Sözlüğü’ndeki yerleri verilerek karşılaştırma olanağı sağlanmıştır.
  • Öğe
    Nadir Şah-I. Mahmud düellosu: Osmanlı Devleti ve İran arasında savaş ve diplomasi (1736-1747)
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2023) Kurtaran, Uğur
    Nadir Şah ile I. Mahmud arasındaki münasebetler 1736 yılında Nadir Şah’ın İran tahtına çıkışı ile başlamış ve 1747’de ölümü ile sona ermiştir. İlgili tarihlerde taraflar arasında iki savaş ve buna bağlı antlaşmalar imzalanırken, karşılıklı olarak elçiler gidip gelmiştir. Makalede Osmanlı Devleti ile İran arasında Sultan I. Mahmud ve Nadir Şah arasında yaşanan siyasi ve askerî gelişmeler sonucu ortaya çıkan diplomatik gelişmeler ve elçilik faaliyetleri üzerinde durulmuştur. Nitekim son yıllarda diplomasi ile ilgili çalışmalar daha ziyade diplomasi aktörlerine ve aracılarına odaklanmış durumdadır. Bu noktada çalışma“Yeni Diplomasi Tarihi” kapsamında aktör odaklı bir bakış açısıyla kaleme alınmıştır. Çalışmada öne sürülen temel argüman iki devlet arasındaki siyasi ve askerî münasebetlerin taraflar arasındaki elçi kabullerine yansıması ve ortaya çıkardığı farklılıklardır. Makalede öne sürülen bu argüman 1736-1747 yılları arasında İran tarafından Osmanlı Devleti’ne gönderilen elçiler üzerinde analiz edilmiş ve buna bağlı değerlendirmelerde bulunulmuştur. İlgili değerlendirmeler döneme ait arşiv belgeleri ve kronikler üzerinden delillendirilmek suretiyle taraflar arasındaki siyasi ve askerî gelişmelerin diplomatik temsil sürecine ve bu süreç içerisindeki teşrifatî uygulamalara nasıl yansıdığı cevaplandırılmıştır.
  • Öğe
    Federico García Lorca’nın “Yerma” adlı eserindeki toplumsal baskı temasının incelenmesi
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2023) Doğan Çelebi, Sevim
    Bu çalışmada, Federico García Lorca’nın Yerma adlı eserindeki toplumsal baskı teması çeşitli yönleriyle incelenecektir. Bu bağlamda öncelikle XX. yüzyılın ilk yarısının öne çıkan isimlerinden şair ve dramaturg Lorca’dan ve onun tiyatrosundan bahsedilecek, ardından eserin konusuna değinilecektir. Lorca’nın ele aldığı insan tabiatının, törelerle örülü olan çelişkili ve meşakkatli ilişkileri toplumsal değerlerle birlikte irdelenecektir. Lorca’nın yaşamı ve tiyatro anlayışı eserlerini doğru yorumlamada oldukça etkili ögelerdir. Bunun en iyi örneklerinden biri de kuşkusuz Yerma adlı eserindeki başkişi ve dönemin mevcut toplumudur. Lorca, yaşadığı toplumu, eserlerinde vazgeçilmez bir unsur olarak merkeze koyar; yaşananları, bu merkezde özneleriyle beraber adeta bir fotoğraf albümüne çevirir ve toplumu derinine işler. Toplumsal baskıyı eserdeki karakterler aracılığıyla yansıtması; doğa sembollerinin, vurguladığı bu baskıyı yansıtırken üstlendikleri rolleri üzerinde durması, onun bireyi ve içinde yaşadığı toplumu ne denli derin analiz ettiğinin somut bir sonucudur. Diğer birçok tiyatro eserinde olduğu gibi yazar bu eserinde de bir kadın figürünü baş kişi olarak seçer ve onu dönemin mevcut toplumunun sorunlarının ve kaygılarının psikolojik ve sosyolojik, toplumsal ve bireysel bağlamında bir bütün içinde merkezde tutar. En büyük isteği anne olmak olan, ancak bu isteğini bir türlü gerçekleştiremeyen başkişi, eserin başlarında daha kaderine sığınmış ve umudunu koruyor iken, eserin sonlarına doğru sesini yükseltir, yazgısına baş kaldırır ve tüm zincirleri kırarak inandığı ne varsa al aşağı eder. Kocasını kendi elleriyle boğarak tek umudunu da yine kendisi yok eder.
  • Öğe
    Tokat Müzesi cam örneklerinden bir grup: unguentariumlar
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2023) Eker, Kasım
    Cam unguentariumlar MÖ 1. yüzyılın ikinci yarısından itibaren karşımıza çıkan, serbest üfleme tekniğinde üretilen ve üretildiği dönemlerde hem kozmetik hem de tıp alanında yaygın olarak kullanılan bir form olarak karşımıza çıkmaktadır. Çalışmanın konusunu Tokat Müzesi Cam Koleksiyonu içerisinde yer alan 27 adet unguentarium oluşturmaktadır. Unguentariumlar kendi içlerinde formlarına göre 7 farklı tipe ayrılmıştır. Tipler de benzer örnekleri ile karşılaştırılarak tarihlendirilmiştir. Teknik ve formlarına göre incelenen unguentariumların tamamı serbest üfleme ve tüp üfleme tekniğinde yapılmış ve aletle şekillendirilmiştir. Çalışma içerisinde eserlerin 3D modelleme çalışmaları yapılarak renk ve formları daha anlaşılır hâle getirilmiştir. Toplamda 27 unguentarium arasında 1 tüp biçimli, 6 soğan gövdeli, 5 konik gövdeli, 2 oval gövdeli, 4 çan (şamdan) gövdeli, 6 makara tipli ve 3 iğ gövdeli unguentarium yer almaktadır. Niksar-Leylekler Çeşmesi mevkii kurtarma kazısı ve satın alma yolu ile müzeye kazandırılan bu eserlerin bilgisayar ortamında çizimleri ve modellemeleri yapılmış, benzer örnekleri ile karşılaştırılarak MS 1.-4. yüzyıllar arasına tarihlendirilmiştir.
  • Öğe
    Nevşehir 18 numaralı Şer‘iyye Sicili’ne göre Nevşehir’de sosyal hayat
    (Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2023) Çelik, Halil İbrahim
    Osmanlı Devleti döneminde şehir tarihi araştırmaları için şer‘iyye sicilleri önemli bir kaynaktır. Şehirlerde yargı, yönetim ve toplum işleriyle ilgilenen kadıların resmî işlemlerinin kayıtları olan şer‘iyye sicilleri, şehirlerin siyasi, idari, sosyal, ekonomik ve kültürel yaşamına dair bilgiler sunarlar. Osmanlı Devleti’nde yargıçlık da yapan kadılar, Cumhuriyetin ilk yıllarında devam eden inkılaplar sırasında özellikle miras davalarına bakmışlar ve bu davaların kararları şer‘iyye sicillerine yazılmıştır. Nevşehir 18 Numaralı Şer‘iyye Sicili’ne 1920-1927 tarih aralığındaki miras paylaşımı konuları kayıt edilmiştir. Bu dönemde Nevşehir’de Müslüman Türklerle birlikte Rumların da yaşadığı, Rum vatandaşların miras işlemlerinin de şer‘iyye sicillerinde yer aldığı görülmektedir. 1920-1927 döneminde Nevşehir’deki kişi ve yer adları, günlük yaşamda kullanılan eşyalar, mirasa konu olan tereke toplumun sosyal hayatı konusunda bilgi sahibi olunmasını sağlamaktadır. Bu kayıtlar Nevşehir’in idari, sosyal yapısı hakkında kıymetli bilgiler ihtiva etmektedir. Çalışmada 75 varak ve 150 sayfadan oluşan sicil kayıtları günümüz alfabesine aktarılmış ve tahlil edilmiştir. Şer‘iyye sicili kayıtlarından Nevşehir’in Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarındaki sosyal yaşamı ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Bu bilgilerin günümüz toplum yapısının tanınmasına ve sosyal gelişmelerin kökenlerinin anlaşılmasına katkı sağlayabileceği değerlendirilmektedir.