Edebiyat Fakültesi,Türk Dili Edebiyatı Bölümü Bildiri & Sunum Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Karaman Sempozyumu (sosyal ve beşeri bilimler) 20 – 22 Haziran 2019(Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi, 2019) Muşmal, Hüseyin20-22 Haziran 2019 tarihleri arasında Karaman Valiliği, Karaman Belediyesi ortaklığı ve Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi ev sahipliğinde Karaman (Sosyal ve Beşeri Bilimler) Sempozyumu gerçekleştirilmiştir. Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Mehmet Akgül’ün projesi ve himayesi doğrultusunda ortaya çıkmış olan sempozyum fikri, Karaman Valiliği ve Karaman Belediyesince desteklenerek Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi tarafından kısa bir süre içerisinde hayata geçirilmiştir. Sempozyum çağrısı öncesinde, şahsımın başkanlığında Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Erol Yüksel, Karamanoğulları Kültür ve Medeniyeti Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Ali Kapar gibi akademisyenlerden oluşan bir düzenleme kurulu tertip edilmiştir. Düzenleme kurulu tarafından, sempozyum bilim heyetinin oluşturulması esnasında akademisyenlerin Karamanlı olması, Karaman ile bir bağının bulunması veya bir vesile ile Karaman üzerine çalışmış olması gibi hususlar dikkate alınmıştır. Sempozyum sekretaryasını KMÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Araştırma Görevlisi Emre Koç ve Arkeoloji Bölümü Araştırma Görevlisi İsmail Akkaş yürütmüştür.Öğe Arapça Öğretiminde Leksikografi Derslerinin Gerekliliği(International Symposium on Language and Communication: Research Trends and Challenges, 2012-06) Can, BetülArap dili, bükümlü bir dil olduğundan kelime türetmeye son derece elverişlidir. Eklemeli dillerden farklı olan yönü; kelimenin yalnızca sonuna değil, başına ve ortasına da eklemeler yapılarak yeni bir kelime oluşturulabilmesidir. Bu durum, sadece kök harflerinin bilinmesiyle yeni sözcükler türetmeyi kolaylaştırırken sözlük kullanımını güçleştirmektedir. Zira diğer pek çok dilden farklı olarak Arapçada sözlük kullanımı, dil hâkimiyetini gerektirmektedir. Sözgelimi başka bir yabancı dil öğrenen kişi, o dilin sözlüklerinden başlangıç düzeyinde bile yararlanabilirken Arap dilini yeni öğrenmeye başlayan bir öğrenci için aynı şey söz konusu değildir. Bu durum, daha ilk andan itibaren sözlük bilgisine ihtiyacı da beraberinde getirmektedir. Araştırmanın amacı, Arap dilinin öğretiminde sözlük bilgisinin gerekliliği görüşünden yola çıkılarak sözlük kullanımının öğretimi, sözlük türleri ve bu bağlamda Sözlükbilim derslerinin, Arapçanın ders programlarındaki yerini araştırmaktır. Çalışmada, “nitel araştırma yöntemi”; nitel araştırma desenlerinden ise, “fenomcnoloji” kullanılmıştır. Fenomenoloji, bir konuyu aydınlatma, oraya dikkat çekme olup farkında olduğumuz ama derinlemesine bir anlayışa sahip olmadığımız olgulara odaklanmaktadır. Arapça öğretiminde Sözlükbilim derslerinin önemini açığa çıkarmaya yönelik bu çalışmada da bu yöntemin kullanılması uygun görülmüştür. Araştırmanın evreni, Arap dilinin öğretimi; ömeklemi ise, bu dilin öğretiminde Sözlükbilim derslerinin ders müfredatı içerisindeki yeridir. Bu araştırma, yazılı kaynak (literatür) taramasına dayanmaktadır. Veriler nitel olduğundan, veri toplama tekniği olarak “belgesel tarama” kullanılmıştır. Verilerin analizi için ise, nitel analiz tekniklerinden betimsel analiz yöntemi kullanılmıştır. Bulgular, sözlük bilgisinin Arapça öğretimindeki gerekliliğine karşın, ders müfredatında yeterli ölçüde yer almadığını göstermektedir. Bulgular ışığında, günümüz Arapça öğretim programları içerisinde Sözlükbilim derslerine de yer verilmesi gerektiğine yönelik önerilerde bulunulmuştur.Öğe Fâtih Döneminden Tanzimat’a Kadar Osmanlı Medreselerinde Arapça Öğretimi(Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi, 2010-11) Can, Betül…Öğe Nogay Türkçesinde İkilemler(Yayıncı Yok, 2010-04) Atay, AytenÇeşitli türleriyle anlatıma güç kazandırma, anlamı pekiştirme, kavramı zenginleştirme amacına yönelen ikilemeler Nogay Türkçesinde çok zengindir. İkilemeler, kendisini oluşturan kelimelerin anlamları bakımından; aynı anlamlı, yakın anlamlı, zıt anlamlı, biri anlamlı biri anlamsız , her ikisi de anlamsız kelimelerden kurulan ikilemeler şeklinde gruplara ayrılabilir. Nogay Türkçesi, ortak ikilemeler yanında kendisine has ikilemeler yaratmış, özellikle yansımalara dayanan ikilemelerde orijinal buluşlara varmıştır: yıbır-yıbır, dünk-düfik, kaltır-kul- Itır vs. Bu ikilemelerin pek çoğunda, ses yakınlığı olan öğelerden de yararlanılmakta, alliteration denen ses tekrarlamalarına başvurulmaktadır: tav-tas,kılış-kırgın, eris-süris, ışkınıp -kışkır-, yaşav- aşav , azıp-toz- vs. İkileme oluşturulurken Türkçedeki genel mantık söz konusu olur. Nogay T.de de ikile¬meyi meydana getiren unsurların dizilişi gelişigüzel değildir. Tekrarlanan unsurlar arasında tabiat ve mantığın anlam bakımından gerekli kıldığı bir sıra varsa buna bağlı kalınır. Seslerle ilgili özellikler de diziliş kanunları bakımından önemlidir.Öğe