Mühendislik Fakültesi,Gıda Mühendisliği Bölümü, Bildiri & Sunum Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe A two-year tomato production under different fertilizer treatments(International Society for Horticultural Science, 2020) Yavuzaslanoğlu, Elif; Coşkuner, Yalçın; Ulusu, F.Tomato is an important vegetable for human nutrition. It is grown intensively in the Mediterranean basin under temperate climate in Turkey. Production is mostly undertaken in greenhouse conditions. One of the problems of tomato production is continuous production in the same area causing depletion of plant nutrients. In order to avoid this problem, fertilizers are applied prevalently. Organic liquid fertilizers and vermicompost are good alternatives to synthetic fertilizers with being natural and rich mineral content. Moreover, humic acid and mycorrhiza are useful soil regulating agents (biostimulants) supporting plant growth. The effect of different combinations of organic fertilizer, vermicompost with humic acid and mycorrhiza were investigated for tomato crops grown for two years under greenhouse conditions. Eight treatments using no fertilizer (control), synthetic fertilizer (positive control) and organic fertilizers and biostimulants were compared using completely randomized block designed experiment with 3 replicates. Tomato fruit height, diameter and weight and total plant dry weight were determined as fruit yield and plant biomass. The highest plant dry weight and fruit yield were obtained in organic fertilizer and mycorrhiza combination treatment, this followed by vermicompost and mycorrhiza combination treatment. Organic based fertilizers and mycorrhiza were shown to be good fertilizer combinations for high tomato productivity. © 2020 International Society for Horticultural Science. All rights reserved.Öğe Evolving regulatory policies regarding food enzymes produced by recombinant microorganisms(Taylor and Francis Ltd., 2019) Sutay Kocabaş, Didem; Grumet, RebeccaBio-based industries rely extensively on the use of enzymatic biocatalysts. The global market for industrial enzymes, of which approximately half is used for food applications, is estimated at $5.5 billion. Most enzymes used in food production worldwide are produced by recombinant DNA techniques. Production and use of food enzymes are regulated by three main bodies: the Joint Food and Agriculture Organization of the United Nations/World Health Organization Expert Committee on Food Additives; the European Food Safety Authority; and the U.S. Food and Drug Administration. Regulation in the U.S. follows a largely product-oriented approach while the EU emphasizes production processes. Both systems have, or are developing, lists of approved enzymes to facilitate trade while protecting consumer health and welfare. This paper compares regulatory policies, and presents the growing food industry in Turkey as a case study of a national system responding to the food enzyme production and regulatory landscape.Öğe Evsel Gıda Atıklarının Hemiselüloz Bilesimlerinin Taranması(Yayıncı Yok, 2014-04) Toker, Şerife; Sutay Kocabaş, DidemGünlük hayatta kullandığımız plastikler, çevre kirliliğine neden olması ve hammaddesinin fosil bir kaynak olan petrol olması nedeniyle problem yaratmaktadır. Petrolün yenilenebilir bir kaynak olmaması ve rezervinin her geçen gün azalması, plastiklerin üretiminde önemli bir sorun olmaktadır. Çevreyle dost plastiklerin yenilenebilir kaynaklardan üretilmesi son yıllarda dikkat çeken bir konudur. Bu tip plastikler, doğada kendiliğinden yok olmakta, bu nedenle “biyobozunur” olarak tanımlanmaktadır. Biyobozunur plastiklerin en önemli kaynaklarından biri bitkilerdir. Bitkilerin hücre duvarı üç ana polimerden; selüloz, hemiselüloz ve ligninden olusur. Bu nedenle bitkiler lignoselülozik biyokütle olarak da tanımlanır. Lignoselülozik biyokütlenin ana bilesenlerinden olan hemiselüloz, biyobozunur plastiklerin üretimi için uygun bir kaynaktır. Ülkemizde yüksek miktarda gıda üretimi ve tüketimi sonucunda ortaya çıkan gıda atıklarının katma değeri yüksek ürünlere dönüstürülmesi önem tasımaktadır. Bu noktadan hareketle, ülkemizde günlük olarak tüketilen ve evsel gıda atığı olarak sınıflandırılabilen çay atığı, mısır koçanı, fındık kabuğu, portakal kabuğu, muz kabuğu, ay çekirdeği ve kabak çekirdeği kabukları gibi atıkların değerlendirilmesi amaçlanmıstır. Bu amaçla, çalısmamızda, evsel gıda atıklarının hemiselüloz bilesimleri %10 KOH ile alkali özütleme yöntemiyle taranmıstır. En yüksek hemiselüloz verimi mısır koçanı atığından %24,3±0,6 olarak elde edilmistir. Çalısmamız sonucunda evsel gıda atıklarının hemiselüloz verimleri temel alınarak biyoplastik üretim potansiyellerinin belirlenmesi hedeflenmistir.Öğe Çay Fabrikası Atıklarının Biyobozunur Film Üretimi İçin Değerlendirilmesi(Yayıncı Yok, 2014-04) Ersoy, Merve; Sutay Kocabaş, DidemHammadde olarak tarımsal ürünleri isleyen fabrikalarda yüksek miktarda bitkisel atık ortaya çıkmaktadır. Ülkemizde Karadeniz bölgesinde önemli miktarda çay üretimi gerçeklestirilmektedir. Ana üretici olan Çaykur fabrikalarında yılda 50.000 tondan fazla çay atığı olusmaktadır. Özel sektöre ait fabrikaların atıkları da düsünüldüğünde, yıllık atık miktarı daha da artmaktadır. Çay atıklarının çevreye ve çöp alanlarına dökülmesi sonucu ciddi çevre sorunları ortaya çıkmaktadır. Üretim sonucu açığa çıkan çay atıkları çöp, lif ve tasnif tozu olmak üzere üç farklı tiptedir. Çay atıklarının katma değeri yüksek ürünlere dönüstürülerek değerlendirilmesi çevresel ve ekonomik açıdan önem tasımaktadır. Çay atıklarının kompost, yakıt, gübre ve kafein üretimi gibi birçok alanda kullanılma potansiyeli vardır. Bu çalısmada, çay atıklarından biyobozunur film üretimi incelenmistir. Biyoplastik olarak da bilinen biyobozunur filmler, fosil bir yakıt olan petrolden üretilen plastiklere alternatif, yenilenebilir biyokütle kaynaklarından üretilmektedir. Biyoplastikler, geleceğin ambalaj malzemesi olarak gösterilmektedir. Rezervi azalan fosil kaynakların kullanımını azaltmak, konvansiyonel plastiklerin yarattığı çevre tahribatını azaltmak için dünyada bu yönde yaptırımlar ve uygulamalar baslamıstır. Bu çalısmada, çay üretimi atıklarından biyobozunur film üretimi için lignoselülozik bir atık olan çay çöpü+lifi ve tasnif tozu öncelikle KOH kullanılarak alkali özütleme yöntemiyle selüloz ve hemiselüloz fraksiyonlarına ayrılmıstır. Hemiselüloz fraksiyonundan, %10-35 (a/a) aralığında sorbitol ve gliserol kullanılarak çözücü buharlastırma tekniğiyle biyobozunur film üretimi gerçeklestirilmistir.Öğe Zeytinyağı Endüstrisi Atığı Prinadan Biyobozunur Film Üretimi(Yayıncı Yok, 2014-04) Demir, Ayşe Nur; Sutay Kocabaş, DidemYenilebilir kaynaklar günümüzde fosil kaynakların yerini almaktadır. Ülkemizde tarımsal ekonominin sonucu olarak, tonlarca atık biyokütle olusmaktadır. Endüstriyel bir atık olan prinanın yararlı ürünlere dönüsme potansiyeli yüksektir. Prina, özellikle Akdeniz ve Ege bölgelerinde sık bulunan zeytinyağı fabrikalarının bir atığı olup, zeytin çekirdeği ve posasından olusan yağlı bir biyokütledir. Yağlı prina, prina fabrikalarında hekzan ekstraksiyonu ile kuru prinaya dönüstürülmekte ve kuru prina yakıt olarak kullanılmaktadır. 100 kg yağlı prinadan yaklasık olarak 60-70 kg kuru prina elde edilmektedir. Ülkemizde zeytinyağı üretimi ile yılda 250.000 tondan fazla miktarda prina ortaya çıkmaktadır. Prinanın yakıt, bitki büyütme, hayvan yemi, enzim ve furfural üretimi gibi birçok kullanım alanı vardır, en temel alan ise yakıt olarak kullanılmasıdır. Bu çalısmada, yağı alınmıs kuru prinadan biyoplastik üretimi yapılmıstır. Biyoplastik, yapımında petrol ve türevlerinin kullanılmadığı daha çok yenilenebilir kaynaklar ile yapılan, doğada ayrısabilen yani biyobozunur polimerlerdir. Biyoplastikler birçok Avrupa ülkesinde kullanmaktadır. Gıda maddelerinin ambalajlarında, tek kullanımlık tabak, çatal, bardak gibi ürünlerde, bebek bezlerinde ve benzer alanlarda yer alır. Çalısmamızda, lignoselülozik bir atık olan prinadan %10 (a/h) KOH kullanılarak alkali ekstraksiyon yöntemiyle selüloz ve hemiseliloz fraksiyonları özütlenmistir. Suda çözünür hemiselüloz fraksiyonundan doğrudan ve plastiklestirici olarak sorbitol eklenerek biyofilm üretimi denenmistir. En iyi sonuç, %10 (a/a) sorbitol eklenerek elde edilmistir.Öğe Scytalidium thermophilum’dan Ksilanaz Üretiminin İstatistiksel Optimizasyonu, Enzimin Biyokimyasal Karakterizasyonu ve Atık Biyokütleden Ksilooligosakkarit Üretim Potansiyelinin Taranması(Yayıncı Yok, 2014-09) Sutay Kocabaş, Didem; Özben, NeslihanBu çalısmada, Scytalidium thermophilum’dan ksilanaz üretim kosulları Box-Behnken deney tasarım yöntemi kullanılarak Tepki Yüzey Metodolojisiyle istatistiksel olarak optimize edilmistir. Çalısmada tarımsal bir atık olan mısır koçanları fermantasyon ortamında karbon kaynağı olarak kullanılmıstır. Optimum kosullarda gerçeklestirilen fermantasyon sonucunda baslangıç enzim aktivitesinin iki katı seviyesinde aktiviteye ulasılmıstır. Ksilanaz aktivitesi ve dayanımına pH etkisi incelendiğinde, en yüksek aktivite pH 7-7,5 aralığında elde edilmis ve enzim pH 7’de 4 saat inkübe edildiğinde aktivitesinin %70’ini korumustur. Ksilanaz aktivitesi ve dayanımına sıcaklığın etkisi incelenmis ve en yüksek aktivite 70ºC sıcaklıkta tespit edilirken, enzim 50°C sıcaklıkta 1 saat inkübasyon sonucunda aktivitesinin %75’ini korumustur. Ham enzimin Km ve Vmax değerleri sırasıyla 1,93 mg/mL ve 347,1 IU/mL olarak tespit edilmistir. Enzimin denenen farklı lignoselülozik atık biyokütle kaynaklarından ağırlıklı olarak ksiloz ve ksilobiyoz üretebildiği belirlenmistir. Seker pancarı küspesi ve buğday kepeğinden sadece ksiobiyoz açığa çıkarması, enzimin ksilooligosakkarit üretimi için avantajlı olduğunu göstermistirÖğe Crystallization of Scytalidium thermophilum Xylanase by Vapor Diffusion(Yayıncı Yok, 2014-05) Sutay Kocabaş, Didem; Tur, ErenThe main heteropolymers of the hemicellulosic fraction of plant biomass are xylan, mannan, galactans and arabinans [1]. Xylan is a complex molecule mainly consisting of a five-carbon sugar D-xylose. Due to the complex structure of xylan, synergistic action of different hemicellulase enzymes is required for complete hydrolysis. Endoxylanases are one of the most important enzymes in this enzyme group. Microbial xylanase producers are mainly bacteria and fungi [2]. Filamentous fungi produce extracellular xylanase which makes fungal xylanases favorable at industrial scale such as animal feed production, manufacture of bread, food and drinks, pharmaceutical and chemical applications, textiles, pulp and paper. For crystallographic purposes, xylanase from Scytalidium thermophilum was purified to homogeneity by a two-step column chromatography technique including gel filtration and anion exchange, 21.8 fold with 9.6% yield. Xylanase crystallization was screened using ready-to-use screening kits by sitting drop vapor diffusion technique in 96-well plates. After dye test of observed crystals, xylanase-crystal forming conditions were optimized in 24-well plates by hanging drop vapor diffusion technique. So far, best crystals, having potential for X-ray structure studies, were obtained using ammonium citrate dibasic and sodium acetate trihydrate at 18°C at 3 mg/ml protein concentration as shown in Figure 1.Öğe Comparative Analysis Of Phytochemical Constituents, Antioxidant And Antimicrobial Activity, Phenolic And Protein Content Of Karaman-Grown Apples(Yayıncı Yok, 2014-06) Sutay Kocabaş, Didem; Tur, Eren; Kocabaş, AytaçA healthy diet, consisted of fruits and vegetables, has been known to be effective in the prevention of chronic diseases. Apples are a very significant part of the human diet since they are rich in phenolic compounds and antioxidant activity. Currently, Turkey is the fifth country for apple production in the world and Karaman province is the second biggest apple producer of Turkey. The aim of this study was the comparative investigation of phytochemical compositon, antioxidant and antimicrobial activities, total phenolic and protein content of apples. To mimic general public apple consumption, Golden Delicious, Red Delicious (Starking) and Granny Smith apple types, which are produced and consumed at the highest amount, were obtained from local market farmers in Karaman and water extracts of apples were investigated. Peel and fleshy parts of apples were separately peeled, dryed, grinded and extracted. Compositons of the water extracts were determined by gas chromatography-mass spectroscopy (GC-MS) technique and twelve different components were identified in investigated samples. The highest chemical composition ratio was predicted in Golden Delicious type apples. The highest antioxidant activity was determined in peels of the Starking type apples (5.59 mg/ml for 50% DPPH inhibiton) with corresponding total phenolic content (>40 µg/ml). Lowest antioxidant activity (16.53 µg/ml) was detected in peels of Granny Smith type apples. Antimicrobial activity was observed only in the peels of Golden Delicious type apples. Protein analysis revealed that protein concentrations in the peels are averagely 36% higher than the fleshy parts of the tested apple types.Öğe Purification, Characterization and Crystallization of Scytalidium thermophilum Xylanase(Yayıncı Yok, 2014) Sutay Kocabaş, Didem; Tur, Eren; Güder, SevgiXylanases are hydrolytic enzymes responsible for xylan depolymerization. Xylan is the complex polysaccharide of the plant cell wall mainly consisting of D-xylose as the monomeric unit and it is the most abundant non-cellulosic renewable polysaccharide on the earth (Beg et al. 2001, Dhiman et al. 2008). Fungal xylanases are favorable at industrial scale such as animal feed production, manufacture of bread, food and drinks, pharmaceutical and chemical applications, textiles, pulp and paper production (Polizeli et al. 2005). Microbial xylanases are preferred biocatalysts in industry due to their high substrate specificity, mild reaction conditions, conservation of substrate and insignificant side product formation (Kulkarni et al 1999).Öğe Purification strategies of Scytalidium thermophilum xylanase(Yayıncı Yok, 2014-06) Sutay Kocabaş, Didem; Güder, Sevgi; Özben, Neslihan; Tur, ErenXylanase (E.C.3.2.1.8) is an enzyme which hydrolyses b-1,4 bonds in xylan backbone which consists of D-xylose molecules. Based on its function, xylanase is used in many industries. For animal feed, paper production and textile industry partially purified xylanase can be acceptable, but for bakery and beverage industry, chemical or pharmaceutical applications, high purity is generally required. In this study, xylanase was produced from a thermophilic fungus, Scytalidium thermophilum and purification strategies were developed for industrial and analytical purposes. In addition, within the cost reduction approach, corn cobs are used as carbon source in the culture medium which are produced millions of tons as agricultural waste each year and have very low economical value. Partial purification of xylanase was studied with ammonium sulphate precipitation (ASP), aqueous two phase system (ATPS) and ultrafiltration (UF). Precipitation with the usage of 50% (v/v) ammonium sulphate concentration gave the best results as 2.5 fold purification and 52% yield. TX-114 was employed at a concentration of 7% (v/v) for ATPS and 2.7 fold purification with 79% yield was obtained. Three-step UF technique was practiced using membranes with different MWCO values; which were 100, 30 and 10 kDa, sequentially. As the result of this technique, 4.3 fold purification with 25% yield was attained. With these results, partially purified xylanase can be presented as an ingredient for industrial applications. For analytical purification of enzymeÖğe A-26 İrmikaltı Unların İsraftan Kurtarılarak Yerli Vital Gluten Üretiminde Kullanılması(Yayıncı Yok, 2013-11) Koyuncu, Mehmet; Sayaslan, Abdulvahit; Türker, Selman; Irklı, Yavuz; Orhan, Fatma Gülşah; Serin, AbdullahDurum buğdayı (Triticum durum), makarna üretiminde kullanılan irmiğe öğütülürken ekonomik değeri düşük olan yaklaşık %8 civarında irmikaltı (elekaltı) un elde edilmektedir. Türkiye‘de yıllık 90.000 ton civarında üretilen irmikaltı un için yem sanayi dışında katma değeri yüksek yeni kullanım alanları bulunması gerekmektedir. Çünkü insan gıdası olarak kullanılabilecek bir ürünün hayvan yemi olarak kullanımı da israf kapsamında değerlendirilebilir. İrmikaltı unun gıda olarak kullanımı oldukça sınırlı olup yeni kullanım alanları bulmak için çalışmalar yürütülmektedir. Bu çalışmada İç Anadolu Bölgesinde faaliyet gösteren bir irmik/makarna fabrikasından temin edilen irmikaltı unun kimyasal bileşimi belirlenmiş; protein, yağ, kül ve nişasta harici karbonhidrat (lif) içeriği oldukça yüksek bulunmuştur. Bu sonuç beklenen bir durumdur; çünkü irmikaltı un buğdayın kabuk, embriyo ve kabuğa yakın anatomik bölgelerini yüksek oranda içermektedir. İrmikaltı unun nişasta içeriği %66.7 (km), irmik öğütmede hasar gören nişasta oranı ise %6.2 (irmikaltı un esasına göre, km) olarak ölçülmüştür. İrmikaltı unun protein, yağ, kül ve toplam karbonhidrat içerikleri sırasıyla %14,7; 3,5; 1,72 ve 80,1 (km) olarak tespit edilmiştir. Bu çalışma kapsamında irmikaltı unun ilk kez vital gluten üretiminde kullanımı araştırılmış, irmikaltı un üç farklı yaş öğütme yöntemiyle (hamur-yıkama, hamur-su dispersiyonu ve un-su dispersiyonu) işlenerek sırasıyla %73,1; 71,2 ve 71,0 saflıkta (protein içeriği, Nx5.7, km) ve %69,8; 55,9 ve 48,7 protein randımanında vital gluten üretimi gerçekleştirilmiştir. Üretilen vital glutenlerin ekmeklik kalitelerinin ticari vital gluten ile benzer olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışmanın yukarıda sunulan ön verileri, ithalatla karşılanan vital glutenin yurt içinde ekenomik değeri düşük olan irmikaltı undan kısmen düşük randımanla da olsa üretilebileceğini göstermektedir.